DataLife Engine / Kıble Dağı Cami Ziyaretçileri Manevi Ortamdan Çok Mutlu

Kıble Dağı Cami Ziyaretçileri Manevi Ortamdan Çok Mutlu

Karahisari Mushaf'ı, Kıble Dağı'nın zirvesinde

 

 
- Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Güneysu Kıble Dağı Hacı Hafız Yusuf Yılmaz Camisi'ne hediye ettiği Ahmed Karahisari Mushaf-ı Şerifi'nin tıpkı basımı, bin 130 rakımlı Kıble Dağı Dua Tepesi'nde sergileniyor
- Güneysu Müftüsü Çelik:
- "Türkiye'nin farklı yerlerinden insanlar gelip cami ziyaretinde bulunuyorlar. Kur'an-ı Kerim'in de ibadet turizmine büyük etkisi olacak"
-"Kur'an-ı Kerim'in her gün bir sayfasını sergileyeceğiz"

 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Güneysu Kıble Dağı Hacı Hafız Yusuf Yılmaz Camisi'ne hediye ettiği Ahmed Karahisari Mushaf-ı Şerifi'nin tıpkı basımı, bin 130 rakımlı Kıble Dağı Dua Tepesi'nde sergileniyor.

Güneysu İlçe Müftüsü Abdulkerim Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeniden restore edilip hizmete açılan Kıble Dağı Hacı Hafız Yusuf Yılmaz Camisi'ne, cuma günleri ve hafta sonu vatandaşların yoğun ilgi gösterdiğini söyledi.

Çelik, Hacı Hafız Yusuf Yılmaz Camisi'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 14 Ağustos 2014'te hizmete açıldığını hatırlatarak, "Açılışının ardından Sayın Cumhurbaşkanımız camimize Karahisarı hattıyla yazılmış çok özel bir Kur'an-ı Kerim hediye etti. Bir şaheserdir. Biz de böyle bir şaheseri böyle bir mükemmel mekanda sergilemenin mutluluğunu yaşıyoruz" dedi.

- Her gün bir sayfa sergilenecek, günde bir sayfa okuyarak hatmedilecek

Caminin Türkiye gündeminde önemli yer bulduğunu kaydeden Çelik, "Türkiye'nin farklı yerlerinden insanlar gelip camiyi ziyaret ediyorlar. Kur'an-ı Kerim'in de ibadet turizmine büyük etkisi olacak. Her gün bir sayfayı sergileyeceğiz. Çalışan arkadaşlarımız her gün bir sayfasını okuyacak. Hem hatim etmiş olacağız hem de her gün bir sayfasını sergilemiş olacağız" diye konuştu.

Kur'an'ın ziyaretçilere farklı bir manevi heyecan yaşattığını dile getiren Çelik, "En az camimiz kadar önemli ve dikkat çekici. Yoğun ilgi göreceğini tahmin ediyoruz. Vatandaşlarımız hem özel bir mekanda dağın tepesindeki bu muazzam yerde ibadetlerini ediyor, hem de bu özel Kur'an-ı Kerim'i yakından görme ve okuma fırsatı buluyor" şeklinde konuştu.

-Ziyaretçiler manevi ortamdan çok mutlu

Camiyi ziyaret eden Havva Büyükoğlu, Rizeli olmasına rağmen bölgeye ilk kez geldiğini ve manevi ortamı ilk kez soluduğunu belirterek, "Son derece farklı bir ortam. Dua edilebilecek en güzel mekanlardan biri. Halkımıza açık tarihi bir medrese. Kur'an ise Türkiye'deki nadide eserlerden biri. Manevi atmosferi son derece yüksek bir mekan. Rabbim aracı olanlardan razı olsun" dedi.

Ziyaretçilerden Fethullah Gökçe ise Kur'an-ı Kerim'in özel hatla yazıldığına dikkati çekerek, "Gerçekten bizim için de feyiz ve mutluluk verici bir an oldu. Cumhurbaşkanı'mıza hem böyle güzel bir mekanı kazandırdığı için hem de bu Kur'an-ı Kerim'i buraya hediye ettiği için teşekkür ediyorum. Tüm vatandaşlarımızın burayı gelip görmesini, bu manevi ortamda bulunmalarını tavsiye ederim" şeklinde konuştu.

Camiyi ziyaret etmek için İstanbul'dan geldiğini söyleyen Sema Kazdal Doğan da "Çok merak ediyorduk. Çok güzel yapılmış bir cami. Burada nadide Kur'an-ı Kerim'i okumak, Allah'ın huzuruna varmak, çok güzel bir duygu" dedi.  

-Karahisari Mushaf-ı Şerifi

Ahmed Karahisari Mushaf-ı Şerif'i olarak tanınan ve tıpkı basımı da yapılan mushaf, Topkapı Sarayı Müzesi'nin sahip olduğu en değerli eserler arasında gösteriliyor.

Kur'an'ın 220 yaprağının, Karahisari tarafından Kanuni Sultan Süleyman döneminde 1545-1455 yılları arasında yazıldığı ve sanatçının ölümüyle yarım kaldığı, Kur'an'ı tamamlayan 80 yaprağın ise muhtemelen manevi evladı Hasan Çelebi tarafından Sultan III. Murad'ın himayesinde 1584-1587 yılları arasında kaleme alındığı belirtiliyor.

Eserin vassalesinin yapılması, cetvellerinin çekilmesi, her sayfanın tezhiplenmesi ve cildinin yapılarak tümüyle tamamlanmasının ise 1584-1596 yılları arasında gerçekleştiği kaydediliyor.

Afyonkarihisar'da 1468'de doğan ve 1556'da vefat eden Karahisari, diğer birçok Osmanlı hattatından farklı olarak Şeyh Hamdullah yöntemini değil Yakut-ı Mustasımi akımını benimsedi ve bu üslubun en güzel örneklerini verdi.

 

 

 

 

 

2-12-2015, 12:23
Geri dön