KALKAVAN:" ADAMINA GÖRE MUAMELE.."

İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın Haziran ayı Meclis toplantısı, İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu başkanlığında bugün yapıldı.İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın Haziran ayı Meclis toplantısı, merhum Ziya Kalkavan ve ebediyete kavuşan denizciler için saygı duruşu ile başladı.

 

 

Sektörün mevzuat ve uygulamalar ile ilgili sorunlarını dinlemek üzere  İstanbul Defterdarı Fahrettin Özdemirci ve İstanbul Vergi Dairesi Başkanı Bekir Bayrakdar'da DTO toplantısına katılanlar arasındaydı.

Prof.Dr.Oral Erdoğan:"Çin ekonomisi geriledi,AB ve ABD ekonomilerinde ise büyüme yaşanıyor"

 DTO toplantısında ilk konuşmacı Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oral Erdoğan oldu. Oral Erdoğan, dünya ekonomisi ve denizcilik piyasalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Dünya genelinin uzun vadeli bir büyümeyi başardığını söyleyen Erdoğan , Çin ekonomisinin ise gerileme dönemine girdiğini anlattı. Bunun yanında ABD ve AB ekonomilerindeki büyüme yaşandığından söz eden Oral erdoğan ABD’nin ekonomik verileri ışığında dünya ekonomisinde bir kriz görülmediğini söyledi.

Yeminli Mali Müşavir Sema Balcı sordu: "Gemi inşa, inşaat mıdır, imalat mı?"

Anadolu Tersanesi Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Ürkmez adına kürsüye gelen Yeminli Mali Müşavir Sema Balcı da gemi imalatının idare tarafından yıllara göre inşaat kapsamında değerlendirilerek yüzde 3 stopaja tabi tutulması konusuna değindi. Gemi imalatının bir inşaat işi olmadığını, dolayısıyla stopaja tabi tutulmaması gerektiğini ifade eden Balcı, bu konuda Gelir İdaresi Başkanlığı’na gerekçeleri maddeler halinde belirterek başvuruda bulunduklarını ifade etti.

Murat Kul: “Biz bu ülkeye 60 milyon dolar getirmeye gittik”

Balıkçılar Komitesi adına ise Murat Kul konuştu. Kul Küçükçekmece Mimar Sinan İskelesi ile ilgili fiyatların yüksek olduğundan söz etti. Balıkçıların yaşadığı sorunlara dadikkat çeken Kul, Alanya ve Kıbrıs kıyılarına Orkinos avcılığı yapmak üzere hareket eden balıkçıların ALİDAŞ iskelesine kumanya tedarik etmek amacıyla yanaşmak istediğini, ancak izin verilmediğini anlattı. Kul “Teknelerimiz Türk bayraklı. Biz kumanya almak için limana yanaşmak istedik fakat bize yanaşamayacağımız söylendi. Liman başkanlığını arayıp izin almamız gerektiğini belirttiler. Liman başkanını aradık, kendisi de “Benim yapacak bir şeyim yok Tarım Bakanlığı’nı arayın” dediler. Biz oraya 100 tekneyle gittik, her gemide 30 kişi çalışıyor ve biz sadece 1 ay boyunca orada avcılık yapacağız. Toplasanız limanı 4 yada 5 gün kullanacağız ve parasını ödeyeceğiz. Bütün teknelerimiz Türk Bayraklı ve Türkiye’de bir iskeleye girmek istiyoruz ama sokulmuyoruz. Sebebi nedir? Sorumlusu kimdir? Ben bunu anlamış değilim. Tarım Bakanlığı’nı aradığımda yanda balıkçı barınağı olduğunu söyleyerek beni oraya yönlendirdiler. Tamam dedik sıkıntı yok biz balıkçı barınağına gideriz. Ama balıkçı barınağının hali içler acısı. Bildiğiniz hep gezi teknesi, yatlar var. Tamam amenna, kullansınlar biz arada sırada geliyoruz ama biz ihtiyacımızı gideremeden açıkta bekledik. Hava muhalefeti var iskeleye yanaşamadık” dedi.

Turistlerin ülkeye döviz getirdiği gibi balıkçılarında bu ülkeye döviz kazandırdığını belirten Kul “Biz oraya bu ülkeye 60 milyon dolar getirmeye gittik. Biz de bu ülkeye katkı sağlıyoruz. Belki yolcu gemileri gelecektir, anlayış gösterir biz orayı boşaltırız ama oraya nasıl turistler döviz getiriyorsa biz de döviz getiriyoruz” dedi.

Deniz Eraydın’dan teşekkür ve özeleştiri

Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği Başkanı Deniz Eraydın, dernek olarak düzenledikleri Bunker Konferansı’nda görüşülen konular hakkında kısa değerlendirmelerde bulundu. Bunker Konferansı’na 24 ülkeden 260’a yakın kişinin katılım sağladığını ifade eden Eraydın, konferansın çok verimli geçtiğini ve bu tür organizasyonların ülke tanıtımına da olumlu yansıdığını söyledi

.Eraydın ayrıca konferansın moderatorü olan İngiliz Robin Meech’in kapanış konuşmasından bahsetti. Robin Meech’in Başkan Metin Kalkavan’ın konuşmasında sözünü ettiği mülteci sorununa ithafen Atatürk’ün “Yurtta Sulh Cihanda Sulh" sözünün sorunu çözeceğinden bahsetmesinin ise önemli bir anekdot olduğunu söyledi.

Uluslararası başarı için sektörün dayanışma içerisinde olması gerektiğini ve bu noktada bir özeleştiri yapmak istediğini belirten Eraydın, “Deniz Ticaret Odamız ve bağlantılı derneklerimiz kişisel husumetlerin veya ticari rekabetlerin hesaplaşma zemini olmamalı düşüncesindeyiz. Bu platformlar uluslararası sektörel başarılarımızı artırmak için dayanışma gösterdiğimiz yerler olmalıdır görüşündeyiz. Hala ticari rekabet ile sektörel dayanışma arasındaki kalın çizgiyi göremeyen meslektaşımız var. Daha da kötüsü bu meslektaşımız uluslararası arenada maalesef bizi temsil ediyor. Bu çok değerli platformlara zarar vermenin kimseye faydası olmadığını, herkese zararı olacağını hatırlatır bu ve benzeri davranışlarda bulunan sektör mensuplarını daha rasyonel düşünmeye davet ederiz” dedi.

Deniz Eraydın ikinci özeleştiri olarak ise Bunker konferansı ile çakışan Marin Money Konferansını örnek verdi ve katılımcıların bu konuda zorluk yaşadığını anlatarak etkinlik takvimine dikkat etmeliyiz dedi.

Sina Şen:"Bizim biletlerimizde KDV oranı %18"

Mavi Marmara'nın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sina Şen söz aldı. İskele kiraları ve dolgu alanları ile ilgili sıkıntıları dile getiren Şen,"Kıyı dolgu alanları kısmen belediyelere devredildi. Bazı kısımlar devredilmedi. Bunlar Haliç,Adalar ve boğazda yapılan alanlar. Bunlar için maliyeye kira belediyeye ecrimisil ödüyoruz. Ayrıca biletlerimizde KDV Oranı %18. Bu doğrudan yolcuya yansıyor. Bir diğer sorun ise yapılan etkinliklere katılan gemilerimizden iskelesine bir yanaşma için İDO 540 Lira ücret istedi. Bununla ilgili bir UKAME kararı var mıdır? sormak istiyorum" dedi.

Naiboğlu “DTO bize destek olsun”

Anadolu Yakası Kumcular Kooperatifi Başkanı Yaşar Naiboğlu da kumcuların yaşadığı sorunlara dikkat çekerek sektörün uzun yıllardır var olduğunu bir çok kişiye kazanç imkanı sağladığına dikkat çekti. Deniz kumu kullanım oranındaki düşüşe değinen Naiboğlu, “1940’lı yıllardan buyana Türkiye ekonomisinde önemli yere sahip olan deniz kumculuğu önemli bir gelişme kaydetmişti. Ne yazık ki sektörümüz bu değerini çeşitli nedenlerle kaybetmiş ve hayatta kalma mücadelesi vermektedir. Bildiğiniz gibi Batı Yakası Kumcular Kooperatifinin satılması ve artık deniz kumculuğu yapmaması nedeniyle piyasa karasal ve kıyı kumlarına kalmış ve sektörümüzün payı yüzde 70’lerden yüzde 50’lere kadar gerilemiştir” dedi. Deniz kumculuğu yapmakta olan gemilerin idare tarafından sıkı bir denetime tabi olduğunu ve bunun da kaliteyi doğrudan etkilediğini belirten Naiboğlu, özellikle İstanbul gibi deprem riski bulunan bir kentte deniz kumu dışında kullanılan kumların nerelerden sağlandığını ve olası bir kazada sorumlunun nasıl tespit edileceğinin net olmadığına vurgu yaptı.

Pendik Güzelyalı’da inşa edilecek olan limana ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Naiboğlu, “İnşası bittiğinde İstanbul Anadolu Yakasının en büyük limanı olacak olan Pendik Güzelyalı Limanı inşaatı maalesef bizim dışımızdaki nedenlerden dolayı bir türlü tamamlanamamaktadır. Sahip olduğu hinterlant ile bölgesine ve komşu illere hizmet edecek olan limanımızın tamamlanabilmesi için hukuki mücadelemiz devam etmektedir. 10 yılı aşkın süredir yaşadığımız bu sıkıntılı süreçte sektörümüzün çatısı Deniz Ticaret Odası’nı bizlere destek olmaya davet ediyorum” dedi.

Salih Zeki Çakır:”30 yaş üstü gemiler bizde de Ukranya ve Rusya’da da denetime tutulacak”

Türk limanlarına sefer yapacak 30 yaş üstü nehir tipi gemilerin Liman Başkanlıkları tarafından denetime tabi tutulacak olması konusunda konuşan Koster Armatörleri ve İşletmecileri Derneği Başkanı Salih Zeki Çakır da yapılan düzenlemenin sektöre olan yansımalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bin ila 12 bin DWT arasında ortalama 300 adet 30 yaş üstü gemi bulunduğunu belirten Çakır, bakanlığın yeni düzenleme ile bu gemileri takibe alarak ilk uğrak limanlarında yükleme öncesi özellikle balast tanklarına yönelik bir denetime tabi tutulacağını ifade etti.

Düzenlemenin can, mal ve çevre emniyeti açısından kısa ve uzun vadede etkileri olacağının açık olduğunu belirten Çakır, “Bunun çok iyi analiz edilmesi lazım. Bundan ilk elde kim zarar görecek iyi hesaplanmalı. Her zararın her zaman faydası yok. Her faydanın da her zaman zararı olmuyor malumunuz. Dahası aynı uygulamayı Ukrayna ve Rusya’nın da başlatacağı duyumunu aldık. Bunun ne anlam ifade ettiğini hepiniz iyi biliyorsunuz. Bu anlamda bütün gemi sahiplerimizin ve kiracılarımızın çok dikkatli olması gerekiyor” dedi. Maksadını aşan uygulamaların sektöre zarar verebileceğini ifade eden Çakır, “Şuanda bütün denizcilikte sıkıntı var. Küçük tonajda da durum böyle. Şuanda birçok gemi spot durumda. Batı Akdeniz’den Karadeniz’e yük bağlama umuduyla balastlayıp çıkıyor. Zor günler geçiriyoruz. Herkesin anlayış göstermesi gerekiyor. ” şeklinde konuştu.

Alev Tunç:”Konu ile ilgilendik, çalışmalar sürüyor”

Salih Zeki Çakır’ın dile getirdiği 30 yaş ve üzeri gemilere yapılacak olan liman denetimleri konusunda girişimde bulunduklarını belirten Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Alev Tunç, “Tebliğ yayınlandığının ertesi günü bakanlık ile temasa geçtik. Bugün için yanlış olduğunu, her bayrak devletinin kendi gemisinden sorumlu olduğunu, dolayısıyla yapılan bu işlemin doğru olmadığını belirttik. Ancak şu ana kadar iptal edilmedi. Bu konuda çalışmalarımız devam ediyor” dedi.

Bahri Turan:”Denizcilerin siyasette yer alması gerek”

Toplantıda söz alan İMEAK DTO Meclis Üyesi Bahri Turan da denizciliğin dilencilik olmadığını, sektörün bundan sonra daha ön planda tutularak olmazsa olmaz sektör olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Artık denizciliğin ne olduğunu idarecilere anlatmak yerine denizcilerin idarede yer alması gerektiğini belirten Turan, “Denizciliğin artık dilencilik olmaktan çıktığını anlayacak bir anlayışın var olduğunu hala ümit ediyorum. Bununla ilgili bizim yapacağımız çok şey olduğuna inanıyorum. Başlıca yapılması gerekenlerin başında gelen de şudur, çok değerli denizci üyelerimiz var, artık denizcilerimizin siyasette yer alması gerekiyor. Artık bu sektöre sahip çıkmanın tek yolunun siyasetten geçtiğine inanıyorum. Sektörümüze yıllarca hizmet etmiş insanların burada da bir sorumluluk alması gerektiğini düşünüyorum. Geçmişte ilişkiler ile bu işler yürüdü ama bundan sonra siyasetin içinde olmazsak bu sektör dilencilik yapmaya devam edecektir” dedi.

Ali Bezirgan:"Didim'de yakalanan mülteciler D-Marin'e getiriliyor"

Doğuş gurubu adına söz alan Ali Bezirgan Dalaman havaalanı ile mülteci sorununa dikkat çekti, 80 Milyon Avro harcayarak açılan D-marin Didimdeki marinaya her gün en az yüz yüz elli kadar mültecinin yakalanıp getirildiğini anlatan Bezirgan bunun marinada turistlere ve dinlenmeye gelen insanlara kötü bir izlenim bıraktığını anlattı.

 

Erol Yücel:”Denizciliğin ekonomiye katkısını anlatamadık”

Denizcilik sektörünün çok sayıda ana sorun ve detay sorun olmak üzere sorunları olduğunu belirten Erol Yücel, bu noktada sektörün de kendini anlatamadığı, Türkiye ekonomisi için ne kadar önem arz ettiğini anlatamadıklarından şikayet etti. Denizciliğe önem verilmediğinde ortaya çıkacak kayıplar üzerinden değerlendirmelerde bulunan Yücel, “Ulaştırma Bakanlığı oturdu 2013 yılında biz ne kadar navlun ödedik diye araştırma yaptı. Türkiye Cumhuriyeti dış ticaret yüklerini taşıtmak için 9 buçuk milyar dolar navlun ödedi. 1 buçuk milyar dolarını Türk armatörüne 8 milyar dolarını yabancı armatöre ödedi. 2014 yılında 11 buçuk milyar dolar rakam ödendi. Yine değişen birşey yok. Türk armatörün aldığı pay 1 buçuk milyar doların da altında. Hükümetimizin 2023 hedefleri var. 500 milyar dolarlık ihracat. 700 milyar dolar da ithalat. 1.2 trilyon dolar dış ticaret hacmi. Bu yükü taşıtmak için 36 milyar dolara ihtiyacınız var. 36 milyar dolar ne kadar büyük? Ne kadar küçük? 2014 yılının ihracat rakamı 157 milyar dolar. Şimdi denizciliğimize önem verelim mi? Vermeyelim mi?” şeklinde konuştu.

Erol Yücel Türk Bayraklı gemilere Türk karasularında yapılan uygulamaların armatörleri gemilerine Türk bayrağı çekmekten uzaklaştırdığını belirtti.“Biz Türk bayrağını sevmiyoruz. Ben veya sektörüm olarak bunu söylemiyorum. Bizi yönetenler. Ben bir armatör olarak ülkemde burası benim, evim babam ocağım diyemiyorum. Bir Türk bayraklı gemi burada bir arızası olsa, yük beklese 48 saatten fazla burada duramaz. 49. saatte faturalar çalışmaya başlar. Cezalandırılırsınız. Böyle bir şey olabilir mi? Böyle bir ülke var mı? Böyle bir şey olamaz” dedi.

Bekir Bayraktar:”Bu kadar sorununuzun olduğunu bilmiyordum”

Toplantıya katılan İstanbul Vergi Dairesi Başkanı Bekir Bayrakdar da sektörün sorunlarını dinledikten sonra söz aldı. Toplantı öncesi denizcilik sektörünün bu denli sorunu olduğunu tahmin etmediğini ifade eden Bayrakdar, denizcilik sektörünün detay anlamda çok sıkıntısı olduğunu anladığını söyledi. Kendilerini ilgilendiren sorunlara ilişkin sektörle birlikte çalışmalar yapmaya her zaman hazır olduklarını belirten Bayrakdar, bazı sorunların daha kapsamlı ele alınması gereken ve belki de düzenleme, kanun çıkarılması gerektirebileceğini belirtti. Sorunların tespit edilip sektörün önünü açacak çalışmaların Deniz Ticaret Odası ile birlikte yapılarak üst makamlara iletilebilmesi adına iş birliği yapmaktan memnun olacağını belirtti. kendisine ulaşabileceğini söyledi.

Defterdar Özdemirci:” Denizcilik sektöründe bu kadar sıkıntı olmasına şaşırdım”

İstanbul Defterdarı Fahrettin Özdemirci de toplantıda dile getirilen ve kendilerini ilgilendiren konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Denizcilik sektöründe bu kadar sıkıntı olmasına şaşırdığını ifade eden Özdemirci şöyle konuştu; 59. 60 ve 61. dönemde hükümetin en başarılı olduğu alan beklide ulaşımdı. Hem hava hem kara alanında bu böyleydi. Denizcilik neden böyle oldu bilmiyorum. Burada sizlerin de bir eksikliği mi var diye sormadan da edemedim. Her konu için tebligat çıkarıldığını ve bunun uygulamada bazı sıkıntıları da beraberinde getirdiğini belirten Özdemirci, “Her şey mevzuat. Her şeye kanun her şeye tebliğ. Böyle olunca uygulamada sıkıntılar çıkıyor. Kalıp herkese uymuyor. Uydurmak için yetki yok. Yeniden yasa yapmak için enerji yok” dedi.

Metin Kalkavan:"Denizci ülke olma yolu uzun, eğitim ve zaman gerekiyor."

Son olarak İMEAK DTO yönetim Kurulu başkanı söz aldı.Kalkavan gündemi değerlendirdi, denizciliğin zor ve meşakkatli bir iş olduğunu ama denizcilerin zoru başarabileceğini söyledi.Norveç ve İskoçya gezilerindeki izlenimlerini anlatan Metin Kalkavan, denizci ülkeleri gördüğünü, o düzeye gelmek için eğitim ve zamanın gerektiğini anlattı.Genelde suçlama ve şikayet edildiğini anlatan Başkan Kalkavan kimsenin 'peki neden yapılmıyor' diye sormadığını söyledi. Bizde adamına göre muamelenin, negatiflik ve bölünmüşlüğün olduğunu oysa gelişmiş ülkelerde kurallara göre hareketin ön planda olduğunu anlatan Kalkavan," İşte gelişmiş ve gelişmekte olan ülke farkı budur"dedi.


Önceki Haber 
Sonraki Haber

Yorumlar

Yorum Yapın