Rizespor Malatya’da Ne Yapar?
Bu satırlardan bazı maçlarda Rizespor’un rakibi hakkında maç önü analizler yaptım. Ligin ilk deplasman maçı olan Akhisar Belediye karşısında, Rizespor’un maçın mutlak favorisi olduğunu belirterek, teknik, taktik olarak rakibi masaya yatırmıştım. Maç öncesi yaptığım analizlerin hepsi tuttu ama maç sonu kaleci Gökhan’ın yapacağı o hatayı tutturamamıştım.
Futbolda bireysel hatalar her zaman var, zaten futbolun güzelliği buradan geçiyor, bir takım üzülüyor, diğer takım seviniyor. Anlaşılan o ki bu sezon Rizesporlu futbolcular bireysel hatanın kitabini yeniden yazacak.
Ligin ilk 5 haftası geride kaldı ve bizim henüz üç puanımız yok. Bu hafta içi yaşanan gelişmeler sonrası teknik direktörlük konusu çözüme kavuştu ve yeni teknik adam Okan Buruk oldu. Okan hoca büyük olasılıkla Malatya’da tribünlerde olacak.
Gelelim M.Ali Karaca yönetiminde Malatyaspor maçına. Sarı – siyahlı takımı 4 sezon önce Ofsaspor deplasman maçında canlı izlemiştim. O sezon 2. Ligde mücadele ediyorlardı. Doğru bir yapılanma ve transfer politikası altında hızlı bir yükseliş yaptılar. Geçen sezon süper ligde sıkıntı çekmediler ve lige renk kattılar diyebilirim.
Bu tip lige yeni çıkan takımlar ilk sezonda başarılı olurlar ama ikinci sezon bir rehavet çöker. Malatyaspor, genç teknik adam Erol Bulut yönetiminde bu ligin en sert futbolunu oynayan takımların başında yer alıyor. Özellikle takım olarak saha içinde hemen hemen her pozisyon sonrası maçın hakeminin etrafına toplanarak orayı yangın yerine çevirmeyi biliyorlar. Bunun tam tersi bizimkilerde var. Neredeyse kadroda bulunan birçok oyuncu yapı olarak dersiniz ki Norveç Kız Meslek Lisesi mezunu. Bu örnek tabi mecazi, anlatmak isteğim, bu ligin karakteristik özelliklerinin başında ;” Düşeceksin, takla atacaksın, ağlayacaksın, faulü alacaksın, almıyorsan bile bir sonraki pozisyonda hakeme altyapıyı yapacaksın. Bizde bu yok. Özetle bu takım bir Ayman kaşarını, bir Kıvanç kabadayısını saha içinde arıyor. Bu kadro seçimi, bu kadar nazik topçular altında bu ligde rakipler seni saha içinde ufalar. Bunun yanında kiralık oyuncu sayısı fazlalığı bizi memur ediyor. Kiralık oyuncu kontratına bakar, alacağa net ücrete bakar, kısaca risk almaz, zaten sezon sonu gideceği kulüp belli. Saha içinde risk alarak, gaddar bir ligde sakatlanmak istemez. Kısaca memur pozisyonu, sözleşmesi başka bir yerde, geçici görevle Rize’ye gelmiş!..
Gelelim Maça..
Geçen hafta M.Ali Karaca’nın kadro seçimi çok tartışıldı. Oynattığı, oynatmadığı, sonradan süre verdiği ve vermedikleri hakkında..
Bir kere bu maçta aynı 11 üzerinde ısrar ederse Karaca hoca, hiç maça çıkmasın…
Özellikle Ali Çamdalı ve Mehmet Uslu bu takımın yedek kulübesinde mevcut kadro altında oturmaz. Stoperde Jach denilen oyuncu bu ağırlığı altında forma giymez.
Ukraynalı santrafor fizik kuvveti altında bu ligde iş yapar, bu kadar kulübede saklanmaz!..
Ev sahibi Malatyaspor cephesine dönecek olursam orta sahada Aleksic denilen oyuncuya dikkat. Kolay faul alıyor, aralara top salan, şut çeken, dripling yapan iyi bir oyuncu. Bunun yanında sol tarafta Adem Büyük ismini yazmama gerek yok. Adem’e en ufak dokunuşta yerde kalıyor, bu da demek oluyor ki duran top. İşte zurnanın zart dediği nokta burası. Malatya takımı her duran topta savunma hattı ile pozisyon bulan bir ekip. Santraforları Boutaib her topu arkadaşlarına indiren, kafa hâkimiyeti iyi olan bir isim. Savunmada görev yapan Sadık, Pereira ve Mina üçlüsü yan ve duran toplarda keza öyle. Bunun yanında defans arkasına araya atılan uzun toplarla çok etkililer. Aman dikkat!..
Özetle, Malatya takımı hava üstünlüğü çok iyi olan, uzun toplarda etkili olan, saha içinde hakemi etki altına alacak “ağlamayı” çok iyi yapan bu ligin sert takımlarından biri.
Bu tip takımlara karşı faul sayısını elinden geldiği kadar düşüreceksin ve taç çizgisine yakın arkası dönük oyuncuya kesinlikle lüzumsuz faul yapmayacaksın.
Bize dönecek olursam, bu deplasman maçından puanla dönmek istiyorsan bir kere savunma bloğunun hatasız oynaması gerekiyor. Beklerin biri hücuma çıktığı zaman, diğer bek beklemeli. Bunun yanında orta saha direnç seviyesini maksimuma çıkarması şart. Topu ayağına tutsun, pas yapsın diyeceğim ama öyle bir takımımız yok. Ligin en az ayağına topu tutan takımların başında yer alıyoruz. İyi kapanacağız, hızlı kontraya çıkacağız, özellikle Umar ve Samu bu deplasman maçında fişi çekebilir. Tabi burada Boldrin’in araya salacağı ve duran toplarda meşin yuvarlağa vereceği ayar önemli. Son söz kaleci Gökhan’a. Şu takıma bir deplasman maçı hediye et. Bu sezon çok batırdın, bu maçta kurtar. Futbol şansı bizim yanımızda olsun diyelim ve inşallah gülen taraf biz oluruz.
Analiz; SELİM DENİZALP
Yorum Yapın