1 İSTANBUL MASALI SONA ERDİ!
Beş yıl aradan sonra geçtiğimiz sezon yükseldiğimiz süper ligde İstanbul deplasmanlarından boynumuz bükük ayrılmamıştık. Beşiktaş, G.S, Kasımpaşa ve F.B beraberlikleri, bu sene yine istim üstünde Beşiktaş ile 1-1 beraberlik derken, cumartesi akşamı Kadıköy’de F.Bahçe karşısında kulüp futbol tarihinin en “ezik” maçını ortaya koyduk.
Böyle mi olmalıydı?
Bu maç öncesi hafta içi düzenlediği basın toplantısında Mehmet Hoca;
“Oyun stratejisini kendimize göre belirleyeceğiz. Rakibi iyi analiz ederek ona göre önlemlerimizi alacağız. Rakip için kolay bir maç olamayacak. Ben bunları inanarak söylüyorum, . Fenerbahçe maçında insanların yapamaz dediklerini yapmamız bizi mutlu eder. Bizim o potansiyelimiz, öz güvenimiz var. Puan ve puanlar için deplasmana gideceğiz. Çekinmeden mücadele edip kazanmak istiyoruz. Kolayı seçmeyeceğiz. Kaybetmekten korkmayacağız” demişti…
Maç bitti sonuç;
Ç.Rizespor’un Kadıköy’de şutu yok, ortası yok, pozisyonu yok….
Bu mu şimdi Mehmet hoca’nın; maç öncesi rakibi iyi analiz ettik, rakip için kolay bir maç olmayacak, kolayı seçmeyeceğiz, çekinmeden mücadele edeceğiz.. sözlerinin karşılığı..
Bu rezil futbol sonrası yönetimde birileri Mehmet hoca’yı “çimdiklesin!”... Allah’tan maç öncesi bu sözleri “İnanarak” söylemiş, yoksa maç boyunca birkaç kez geçtiğimiz orta sahayı bile geçemezdik..
Hiç mi Cumhurbaşkanı’nın hatırı yoktu?
Fenerbahçe’nin Kadıköy Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda Çaykur Rizespor’u 2-1 yendiği maça Cumhurbaşkanı Erdoğan aleyhinde yapılan tezahürat damga vurdu. Rize’nin öz evladı, Ç.Rizespor kulübü için gecesini, gündüzünü katan T.C halkı tarafından ilk kez seçilen Cumhurbaşkanı için sarı-lacivertli bir kısım taraftar hem Rize’ye hemde Cumhurbaşkanımıza ağza alınmayacak küfürler ettiler.
Biz ne yaptık?
İnsanda bir onur var, gurur var, şeref var..
Maalesef bu saydıklarımın hiçbiri kaleci Serkan Kırıntılı harici kimsede yoktu.. Kimse baş kaldırmadı, kimse sorumluluk almadı. Hafta içi ayağında sorun olan Gökhan Gönül bile sahada yerini aldı, o sakat ayağı ile ölümüne mücadele etti. Bizde ise en ufak darbede yerde kalan Kwekue, gereksiz yerde takımını eksik bırakan kaptan Kıvanç, gölgesine bile çalım atamayan Holosko ve diğerleri..
Kaptan’da Süt Taştı!...
Bu işler sezon başı bana düşük ücret ödeniyor deyip, sözleşmene iyileştirme yaptırma işlerine benzemiyor demek ki!. Zammı alıp, yan gelmek insanın fıtratında var demek..
Bu işler takım kaptanı oldun diye, takım arkadaşlarına hor davranmak, aşağılamak, beş vakit namaz kılan takım arkadaşını başka bir dine ibadet eden yabancı bir futbolcuyla aynı oda’ya yerleştirmek, sabah namazına kalkan o arkadaşın diğer takım arkadaşına ister istemez rahatsızlık vermekle olmuyor demek ki..
Soruyorum, diğer oyunculara, sevmiyoruz diyorlar.. Çok gıcık, itici biri diyorlar.. Yüksek dağları o yarattı havası var diyorlar…
Neden acaba Kıvanç ? Birde sen düşün…
Bu işler böyle kardeşim. Benim fıtratımda Ç.Rizespor menfaatleri ne gerekiyorsa o var. Bu meslekte yıllar önce bir sözüm var;” Babam mezardan çıksa, Rize’nin ve Ç.Rizespor’un menfaatleri ne gerektiriyorsa onu yazarım. Dolayısıyla “Övgü de Var Yergi de!”.. Zamanında çok övdüm, senin için Başkan Kalkavan’dan rica ettim, ama şimdi süt taştı kardeşim, kendine çeki düzen ver, benden sana abi nasihati..
HABER & YORUM: SELİM DENİZALP
Yorum Yapın