Çaykur Rizespor'un eski takım kaptanı Eren Albayrak, Rize'de geçirdiği 3 , 5 yılı unutamıyor.
Eren Albayrak; Karadeniz'de 5 sene oynadım. Farklı kültürleri yaşadım. Karadeniz'in farklı şehirlerinde oynadım. Trabzon'da, Rize'de, Ordu'da forma giydim. Karadeniz kültürü hemen hemen aynı gibi gözükse de kendi içinde çok farklı. Güzel şeyler yaşadım. Özellikle Rize'de geçirdiğim 3.5 sene çok güzeldi.
Röportaj: Rasim Artagan
Aynı sezonun ikinci yarısında Çaykur Rizespor'a transfer oldun. Rizespor transferi aslında bugünlerin başlangıcı da oldu senin için. Transfer hikâyeni anlatır mısın?
Mustafa Denizli Hocamın beni istemesiyle Çaykur Rizespor günlerim başladı. Şu an Türkiye Futbol Federasyonu bünyesinde bulunan çok değerli ağabeyim Tuncay Yanık'la beraber Çaykur Rizespor'da güzel günler yaşadık. Tuncay ağabey çok güzel adamdır, çok sevdiğim bir ağabeyimdir. 1461 Trabzon'da güzel bir yarım devreden sonra Rize günlerim başladı. Türkiye'nin en büyük teknik direktörlerinden biri olan Mustafa Denizli Hocam duruşu, karakteri, futbol bilgisiyle bana çok şey katmıştır. Çok güzel şeyler yaşadık hocamızla beraber.
Çaykur Rizespor'da rüştünü ispatladığını söyleyebiliriz. 2014-2015 sezonunda 35, ertesi sezon da 27 maçta oynadın. Çaykur Rizespor'da geçmişe oranla neleri doğru yaptın da bu kadar forma şansı bulabildin?
Mustafa Hocayla yarım sezonda lige çıktık. Ondan sonra Rıza Hocayla başladık. Benim açımdan kötü geçti. Sakatlıklar yaşadım. Yaptığım hatalar da vardı. Kötü geçirdiğim sezonlarda kendime tatil cezası veriyorum, yaz tatilinde biraz daha fazla çalışıyorum. O dönemde de yaptığım hatalardan dolayı kendime böyle bir ceza vermem gerekti. Güzel bir çalışma dönemi geçirdim yazın. Sezon başı kampı çok iyiydi. Mehmet Özdilek Hocamla birlikteydik. Ondan sonra lige de güzel başladım. Aslında o dönem sol bek oynamaya başladığım dönemdi. Ali Adnan'ın Asya Kupası'na gitmesi gerekiyordu. Bir sol bek arkadaşımız daha vardı; Oğuzhan… O da cezalıydı. Sol açık olarak forma şansı bana geldi. Tek sol bek oynayabilecek kişi bendim. Aslında benim aklımda da sol bek oynamak her zaman vardı. Birkaç maç sol bek oynadım, iyi de oynadım. Bir maçta da asist yaptım. Sonra da yavaş yavaş alışmaya başladım. Defansif anlamda öğrenmem gereken şeyler vardı, onları öğrendim. Mehmet Hocayla başladım sol bek oynamaya. Bir zaman sonra Hikmet Karaman Hocam geldi. Hikmet Hocayla beraber tavan yaptım. Performansımı iyice yukarıya çektim. Hikmet Hocamın geldiği ilk maç Trabzonspor maçıydı. Bir tercih yapması gerekiyordu. Ya ben oynayacağım ya Ali Adnan… Tercihini benden yana kullandı. Çok iyi oynadığım bir maç oldu. Ondan sonra artık tamamen üzerimde durmaya başladı Hikmet Hocam. İnanılmaz bir destek ve özgüven verdi bana. Bu sayede seviyem iyice yukarıya çıkmaya başladı. Artık maçlarda hücum anlamında daha fazla katkı vermeye başladım. Savunmada da sürekli oynadığım için öğrendiğim şeyler oldu. Performansımı yukarıya çeke çeke ritmimi buldum, seviye atladım.
Bu pozisyonda kendini geliştirmek için özel çalışmalar yapıyor musun?
Sürekli orta çalışmam gerekiyor. Bu konuda çalışmazsanız yeteneğiniz de olsa gidiyor bazı şeyler. Sürekli tekrar etmeniz gerekiyor. Çaykur Rizespor dönemimde bunu inanılmaz yapıyordum. Hikmet Hoca sürekli başımda durdu. İdmanlardan sonra duran toplar olsun, hareketli pozisyonlarda ortalar olsun çok ilgilendi benimle. Çok güzel bir çalışma dönemim oldu idmanlardan sonra. Üzerine koya koya çalıştım. Sonra da ayak alışkanlığı oldu zaten. Burada da şu an aynı şekilde çalışıyorum.
Çaykur Rizespor'daki başarı grafiğinden sonra sezon başında Medipol Başakşehir'e transfer oldun. Başakşehir'e transferin nasıl gerçekleşti?
Sezon sonu sözleşmem bitiyordu. Devreden sonra yavaş yavaş takım aramaya başlıyorsunuz. Çünkü bir dönem sonra ayrılma kararını alıyorsunuz zaten. Çok güzel iki sezon geçirmişim. Sol bek olarak iyi bir istatistiğim vardı. Büyük takımlar da benimle ilgilenmeye başlamıştı. Rizespor'la da görüşmelerim oldu. Benim için Rizespor her zaman özel kalacaktır çünkü kendimi orada ispatladım. Sezon sonuna doğru Abdullah Hocayla konuştum. Beni davet ettiler. Tesisi ve stadyumu gezdim. Başkanımızla görüştüm. Başka kulüpler de beni istedi. Ama buradaki projeler, hocanın ve başkanın yaklaşımı benim için çok değerliydi. Elbette biz bu işi para için, geleceğimizi kurmak için yapıyoruz. Ama bunun yanında da değer görmek, sana birilerinin değer vermesi benim için çok önemli. Bunları çok fazlasıyla ve içten bir şekilde hissettiğim için Başakşehir'i tercih ettim. Başakşehir'in hedefleri var, benim hedeflerim var. Doğru bir tercih yaptığımı da düşünüyorum.
Yorum Yapın