SUÇ KİMİN?
176 insan bir telaşın getirdiği hatadan dolayı feci şekilde can verdi. Ukrayna uçağı kritik bir bölgeden geçerken İran hava savunma sistemi tarafından vuruldu. Ne olup bittiğinden habersiz bir şekilde seyahat ederken hayatını kaybeden insanların hesabını kim nasıl verecek? ABD Ortadoğu’da, dünyanın her yerinde insanların hayatını kaybetmesine sebep olurken olayların perde arkasına saklanmasını bir şekilde beceriyor. Ukrayna uçağının düşürülmesi hadisesinde de suç doğrudan doğruya İran’ın mal edilecek. Çünkü Füzeyi atan İran. Pers imparatorluğu hayaliyle boyundan büyük entrikaların içine giren İran’ı affedilmez hatalara sürüklemek böyle anlarda çok kolay. Amerika’nın elinde bulunan muazzam güç ve teknoloji tuzağa düşürdüğü ülkeleri bin bir çeşit hataya zorluyor. Bu olayın perde arkası hiçbir zaman Amerika’nın aleyhine olmayacak. İstedikleri kadar araştırılsın suçlu İran’dır. Raporlar veriler, görüntüler hep İran’ı işaret edecek. Hiçbir zaman Amerika anılmayacak. Aslında en büyük suç, para ve din hegemonyasını dünyaya dikte eden Amerika’nındır. Dünyanın her noktasına mezhep savaşlarını boca ederek milyonlarca insanın kanına giren Amerika, gücü sayesinde kendisine refakat eden, vekalet görevini yerine getirenler tarafından perdeleniyor! Fakat Ortadoğu’da öyle aşikâr cinayetler işliyor ki, saklanması görülmemesi imkânsızdır. Irak’ta bulanan üstlerinin, askerlerinin sayısına baktığımız zaman açıkça Amerika’yı her olayın göbeğinde görmemek imkansızdır. “Ülkemden çık” diyen Irak’a önce para sonra sopa gösterdi. “Ver paramı, masrafımı” dedi ardından da “çıkmam” diyerek gerçek yüzünü, zorbalığını, haydutluğunu gösterdi!. RUSYA ve ÇİN dahil dünyada bütün ülkeleri karşı konulmaz gücü sayesinde eğip büküyor, Afganistan Pakistan, İran, Irak ve Arap ülkelerine yerleştirdiği rejimler sayesinde kenarda tutulan asla içine almayan eyalet muamelesi yapıyor. İran’ı koskoca Arap dünyası üzerine bir tehdit unsuru olarak sürerken, sürüklerken Müslüman dünyanın kalbinde İsrail’i unutturmayı başarmıştır! Akan hep Müslüman kanı olduğunu görmek istemeyen iktidar müptelaları kanlı oyunlarının figüranı durumundadırlar. Hem de zamanı geldiğinde feci ölümlerle yüz yüze kalma pahasına bu çarka su taşımaktadırlar! Örnek Saddam, Kaddafi ve Süleymani. İkisi devlet başkanı diğeri 80 milyonluk bir devletin generali. Ortak yanları Müslümanlar için kutsal günlerde feci şekilde öldürülmeleridir! Hak ettiler mi? Buna hayır demek olası değil! Değil ama bu ölümler Müslüman dünyada bir şeyler hatırlatmalı. Zalime çanak tutmanın, zalimliklere alet olmanın, kendi halkına zulmetmenin, iktidar hırsının getirisidir tabiri caizse bu ölümler. İsrail’e tek kursun atamayan güruh Amerikan çizmeleri altında inliyor! Füzeyi masum insanların üzerine fırlatırken eteklerinden tutuştuğunu hala daha anlayamamış mollalarla nereye kadar gidilebilir? Suç kimin sorusunun cevabını Müslüman dünya en kısa zamanda bulmalıdır. Yoksa kan denizinde kulaç atarken boğulmak kaderimiz olacaktır! Sevgi ve saygılarımla…
Yorum Yapın