Bir tarafta komşusunun son maçta iteklemesi ile bir alt lige düşen Çaykur Rizespor, diğer tarafta geçen sezon ligin son haftasında paçayı son anda kurtaran ve süper ligde kalan Konyaspor…
İkisi de geçen sezon ders aldık dedi. Bizim cephede ders aldık diyenler, sağlam geri döndük diyenler, sıkıntı yaşamayız diyenler, transfer döneminde hocaya ve daha sonra izleme komitesine teslim olanlar haftalar bir bir ilerlediğinde üzerinde taşıyan yeşil – mavili renkli formanın nasıl her maç sonu boyası döküldüğünü şimdileri daha da iyi görüyorlardır..
Sezon başında kadro mühendisliği denilen olayda anlaşılan o ki takvimdeki yapraklar değişse de bizim tarafta değişen bir şey olmuyor. Bakıyoruz rakip Konya cephesine geçen sezon uçurumun kenarından geri dönmüş ve dersini almış. Takımın başında bu ligi çok iyi bilen Rıza hocayı getirmiş, transferde kadro içinde bir birine alternatif olacak yani kadro derinliği mükemmel olan isimleri almışlar. Özetle, bir taraf sıkıntı çekmeme adına dersine iyi çalışmış, diğer taraf bu kadar bolluk içinde maalesef transferde yine karavana atmış bir takım..
Çaykur Rizespor’un bu sezon yaptığı en iyi transfer bana göre Okan hoca..
Bu takım ligde kalacaksa önce bu milletin duası ile daha sonra Okan hocanın taktik dokunuşları altında ligde kalır!..
Bir futbol takımına sezon başında asıl mevkise kanat olan bir iki oyuncu alınmaz mı? Bunu anca ders aldık diyerek süper lige yeniden çıkan Çaykur Rizespor futbol takımı yapar. Elinde iki çakma kanat var biri Umar diğeri Samu. Bu lig uzun bir maraton var, sakatlığı var, cezası var. Al işte gördük...!
Dün oynanan Konyaspor maçında tam zamanında golü bulduk, ikinci devre Konya ekibi risk alacak neyi var, neyi yok sahaya sürecek, işte bu tip maçlarda ileride topu saklayacak, defansı 3 – 5 saniye nefes aldıracak, hızlı kanat organizasyonları ile fişi çekecek kanat oyuncumuz alınsaydı, yaz kızım deftere üç puan daha başlık atardık şimdileri… O çok bilmiş kişiler elinde ki tek kanat oyuncusu Oğulcan Çağlayan’ı da “jest” olsun diye gönderdiler, bunu da unutmayalım.
Okan hoca bu kadar eksik oyuncu sayısı altında elinde ki en iyi 11’le maça çıkmasına rağmen, maalesef kadro derinliği devreye girdi ve iki önemli puan daha kayıp ettik. Maç genelinde savunma bloğu iyi durdu, orta sahada Ali Çamdalı eski takımına karşı savaş verdi, hücumda Vedat Muriq tek başına hem ileride hem de rakibin duran toplarında defansına yardım anlamında çok iyi çarpıştı ama nereye kadar… Tabi birde maçın kırılma anlarında Orhan faktörü var…!
Kısaca Rizespor bu ligde haftalar bir bir ilerlediğinde sezon başında oluşturduğu kadro mühendisliğinde bir kez daha çakıldı ve sakata geldi. Bu her sezon böyle gelmiş, böyle gidecek. Bizim takıma yön verenler gökteki yıldızları saymaktan, evinin önünde ki çamuru göremiyorlar. Zannediyorlar ki bu ligde en iyi oyuncuları aldık, taş gibi takım yarattık, belki de kim bilir o kişiler her akşam yattıkların da rüyalarında Rizespor’u Juventus veya Real Madrid ‘e benzetiyorlar. Yok böyle bir durum sayın arkadaşlar, burası Türkiye süper ligi ve bu ligde acıma yok. Senin maçına azaklıhoca eniştesi atansa da elin oğlu riva’da uyarıyor ve enişte beyaz noktayı göstermek zorunda kalıyor.
Bu kadroyu kuranlar bu kadronun her hafta ne kadar eriyeceğini hesap edemeyenler şimdileri neredeler? Bu insanlar Rizespor’un sayesinde banka hesaplarını şişirirken, cefakar Rizespor taraftarları üzerine para vererek, bu kadar eziyeti her sezon çekmeye daha ne kadar devam edecekler? Çok mu zor? Bu sezon adam gibi her mevkide sapa sağlam bir kadro kurulsaydı, şimdileri ligin tepesinde yer alırdık. Şampiyonluk mücadelesi veren büyük takımların bu kadar kötü olduğu bir sezonda Rizespor çok rahat damgasını vururdu. Allah Rizespor’un ve Okan hocanın ilk devre sonuna kadar yardımcısı olsun. Son olarak yeni Başkan Hasan Kartal’a bir not bırakayım..
“ Çocuk yeni doğdu diye, masrafı olmaz “ deme… ! Şimdiden yeni göreve atadığın sportif menajerinle ocak ayı transferlerine önce kalite diyerek işe başlamak lazım ki, sezon sonunda sakata gelmeyelim sayın Başkan..
Yorum Yapın