Ölüm İçin Spor!

 


Ölüm İçin Spor!

Spor aslında insan vücudunun her noktasına farklı şekilde yarar sağlar. Spor yapmak başta akciğerlerin güçlenmesi demek, bunun yanında damar ve kalp rahatsızlıklarına da iyi gelir, hem psikolojik hemde fiziksel olarak insan sporla kendini çok daha iyi hisseder. Kısaca spor yapmak insan sağlığı için her türlü rahatsızlığa karşı bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. Onun içindir ki sağlık için spor yapmak gerekiyor..

Öyle bir zamandan geçiyoruz ki bırakın sokaklarda sağlık için spor yapmayı evden dışarı çıkmak yasak. Koronadan her gün dünyada binlerce kişi ölüyor, ülkemizde zorlu ve bir o kadar da riskli bir süreçten geçiyor ama anlaşılan o ki oturdukları yerden telekonferansla görüşlerini bir birlerine aktaran kişiler dünyada ve ülkemizde hiçbir şey yok muş gibi futbolda karar alıyorlar ve Haziran ayı ortasında ligleri  başlatacağız diyorlar..

Bu kararı alanlar çarkların yeniden dönmesi için kısaca; Rantın , karın uzun süre durmasına tahammül edemeyen patronlar. Tek bir elden hazırlanan haberler ana akım medya üzerinde çarşaf çarşaf servis ediliyor, onlara bağlı tv kanalları patronlarının biran önce bahis sektörü dönmesi adına konuşan kiralık kalemler futbolun başlaması için ne gerekiyorsa onu yazıp, söylüyorlar..

Bu devasa futbol ekonomi çarkının durması ilk kez başlarına geliyor ve insan sağlığını hiçe sayarak sahaya çıkacak olan o sporcuları bana göre “Ölüm İçin Spor” yaptırmak istiyorlar.

Koronavirüsü çıktığı ilk günlerde yazmıştım. Durdurun bu ligi diye, bu futbolcular, teknik kadro “kobay” mı diye not düşmüştüm.  O yazıdan sonra iki hafta oynandı, ve geçen 2 ay sonra yeniden haziran ayı içinde ligler kaldığı yerden start alacak mış!..

Sizler futbola yön verenler, kaldığınız yerden kazanmaya devam etmek istiyorsunuz ama bu iş öyle değil. Bu işin sonunda ölüm var.. TFF Başkanı Nihat Özdemir’e sormak istiyorum; Senin oğlun ve yeğenin olsa bu şartlarda onu sahaya sürüp, top oynamasını istermisin?..  Bu futbol temas oyunu, antrenmanı var, maçı var, uçak yolculuğu var, oteli var.. İnsanlar dışarı çıkamıyor, camiler kapalı sen maçlara takvim veriyorsun, başlayın diyorsun.  Başlasa ne olacak? O oyuncunun eşi yok mu? Ailesi yok mu ? Zaten mental olarak saha da olmaz. Her maç hazırlık maçı kıvamında olur, kısaca gazozuna maçlar olur ve kimse sahada risk olmaz ve olası bir pozitif vaka sonrası ise “topunuz” kalmaz o koltuklarda..

Futbol rantı için bu insanları riske atmaya değmez. Zaten son kararı Bilim Kurulu verecek. Bu kararda bayram ertesi netleşir. Ya bu sektörde çalışan insanlar ( Futbolcu, teknik adam, kulüp çalışanı, yönetici, basın, personel   . ) birileri için “ölümüne spor” yapacak, ya da insanlık ve sağlık adına bu sezonu bitireceksin. Şampiyon kim olur sorusu basit zaten. Trabzonspor’un geçmiş dönemden bir alacağı var onu verin, zaten bu sezon oynadıkları oyundan fazlası ile hak ettiler!..

Rizespor’a gelecek olursak, geçen yazımda da yazmıştım acı olay bu takımı anca Korona kurtarır demiştim. Ligler devam etmesi halinde açık ara bu takım küme düşer diye ilave etmiştim. Şayet böyle bir durum olur da Hasan Kartal ve yönetimin şansı koronadan dolayı bu takıma ligde kalırsa o zaman Rizespor’da A’dan Z’ye çok şeyin değişmesi lazım. Bu sezon iki transfer döneminde bu kadronun kurulmasına imza atanalar başta olmak üzere, bu takım üzerinden kimler rant sağlamışsa hepsi ifşalanacak. Yeni sezonda Başkan Kartal’ın yapacağı tek şey bana göre Rizespor’a üst akıl olacak kişileri bulup onlardan Çaykur Rizespor’a bir “ BİLİM KURULU” oluşturması olsun. Bu kişiler öz ve öz Rizeli olmalı. Koronadan sonra hiçbir şey eskisi olmaz, Rize öz evlatlarına sarılmalı. O paralar futbol ekonomisine zor bulunur. Altyapı önceliğimiz olmalı...


Önceki Haber 
Sonraki Haber

Yorumlar

  1. 0 0
    {usertitle}

    Elli5uc3

     3 Mayıs 2020 17:47
         

    Hep ayni konular.. 

    Hep transferlerdeki hatalar..

    Hic mi duzelmeyecek?

    Her sene ayni senaryo..! 

  2. 1 0
    {usertitle}

    Mehmet

     5 Mayıs 2020 17:12
         

    Haklısın güzel bi yorum 

Yorum Yapın