DERSİNE ÇALIŞAN KAZANDI!..


 
DERSİNE ÇALIŞAN KAZANDI!..
Süper Ligde 17 yıl sonra Ç.Rizespor, komşusu Trabzonspor’a karşı duble yaptı. İçerde dışarda bir sezonda komşusundan 6 puan çıkardı. 

Yeşil – mavili takım teknik direktörü İlhan Palut önderliğinde bu sezon son derece mütevazi bir kadro altında özellikle iç sahada çok sert esiyor. Düşünün iç sahada toplanan puanda lider Fenerbahçe ile aynı puandayız ( 26 ) !..

İç sahada toplanan puanlarda başrol saha zemini maalesef!.. Zeminimiz her hafta komanda eğitim alanına döndü. Bu zemin bu sene tamam ama gelecek sezon mutlak yenilenmesi lazım. 

Bu sezon kurulan kadro üzerinden şu isim ön plana çıktı diyebilir miyiz? Çok zor.. Bu tip durumlarda verilecek tek cevap; Teknik direktör eli değdi, hocanın dokunması ile ligin en genç takımı ligin flaş takımı oldu diyebiliriz. En büyük avantajlarımızdan biri de disiplin. İlhan hoca asla taviz vermiyor, çalışmayana forma yok. Dünkü Trabzonspor maçı son düdüğünde olanları gördünüz mü? Görmeyenleri ben buradan yazayım. Maç bitmiş, kemençe, tulum, mozika ( Armonika ) havası eşliğinde horan var, kutlama var ama oyuna sonradan giren ve yedek kulübesine bekleyen oyuncular ise o sevince ortak olamadılar. Çünkü saha içinde çalışmaya devam ettiler!.. 

Dün akşamki maç burada kaybedilen Beşiktaş maçının ders çıkarma maçıydı. Bir tarafta dersini alan İlhan hoca diğer tarafta dersine çalışmayan aslen Rizeli Abdullah hocanın maçı oldu. Beşiktaş maçında Rizespor yapmadığı işi yaptı, baldır, kültür yüklendi, yani o maçta haddini bilmeden oynadı ve  ani ataklar sonrası kalesine şok goller gördü. Bizim takım içerde hafiften topu rakibe bıraktığı maçlarda ani kontrataklara sonuca giden takım, kısaca haddini bilerek oynayan bir takım. Dün akşam Trabzonspor eğer dersine çalışsaydı topu bize bırakırdı, kontrataklarla yoklama yapardı, tıpkı buraya çok eksik gelen Beşiktaş gibi. Oyunun başında bordo – mavili takım topa sahip oldu ve yüklendi. Biz ise tam tersi bir boksör gibi gardımızı aldık bekledik. İlk devrenin ortaları gelinde şuursuz yüklenen Avcı’nın öğrencileri yoruldu ve işte o dakikalarda bu kez Atmaca sağlı sollu rakibine saydırmaya başladı. Varesonoviç, Zagiri, Olawoyin Benhur, Casper ve iki stoperin ortaklaşa işbirliği altında Emirhan’ın kafası ama maalesef kıl payı ofsayt golü. Olay bu, bir tarafta dersine çalışan, diğer yandan sakatlık ve eksik oyunculara sığınan teknik adamların mücadelesinden ilk yarı gol sesi çıkmadı.

İkinci devre yine komşumuz Trabzonspor yüklendi. Bunu bilerek Rizespor takımı da müsaade etti, çünkü İlhan Palut’un içerde kurduğu kapan kuruldu bir kez daha. Şu bir gerçek ki Trabzonspor bu sene eskiye nazaran iyi bir kadrosu yok ve çok sayıda bana göre kilit sayılabilecek oyuncusu da gitti. Trabzonspor’un adı, büyüklüğü olmazsa bence yerleri orta sıra olur ancak o forma her zaman ilk beş yapar bu ligde, futbolda geçmişi ile büyük bir camia..

Kısıtlı kadro altında Trabzon takımı plakası 61’den sonra oyunda düştü ve o dakikadan sonra bu kez biz yine sağlı sollu saydırmaya başladık. Sahanın en çalışkan isimlerinden İbrahim temiz ortaladı bu temiz topa bom boş Bosnalı Varesanovic kafası ile vurdu az farkla dışarı çıktı, daha sonra kara uşak İbrahim orta sahadan bir başka rakip oyuncunun ayağından temiz topu çaldı ve Gaich’e attı, Arjantinli çok düzgün bir pasla Bosnalı iç saha golcüsü Varesonovic’i gördü ve olan oldu! 1 – 0 

Gol bizim adımıza geliyorum diyordu ve geldi. Golden sonra konuk takım yüklendi ama dediğim gibi bordo mavili takımın ne eski gücü var ne de kalitesi var. Kısmen temposu yüksek bir maçta maçın hakemi Ümit bildiğimiz gibi aradı, durdu ama bu kez yemedi. Zaten bu hakemin yeşil – mavili takıma çok ama çok borcu var, Allah günahlarını affetsin!..

Haftalardır yazıyorum. Bu takım bu sene derece yapacaksa dış sahada tıpkı içerde olduğu gibi bir oyun kimliği oluşturmalı. Maalesef bu haftaya kadar dış sahada bunu göremedik. Bizim iç saha ile dış saha arasında siyah ile beyaz gibi çok fark var. Özellikle dış sahada savunma anlamında çok hata yapıyoruz, içerde tam tersi safları sıkı tutarak neredeyse rakiplere pozisyon bile vermiyoruz. İlhan hoca dış saha sorununu çözmeli, işte o zaman tamam bu takım “takım” oldu diyebiliriz. 

Neticede 17 yıl sonra Trabzonspor’u hem içerde hem dışarda yenmek büyük başarı. Bu mutluluğu bizi yaşatan Başkan İbrahim Turgut ve yönetimi, teknik kadro ve futbolcuları tebrik ediyoruz. Burada bu sene sayın Bakan Bak önderliğinde bu kulübün ilerleyen yıllarda rahat etmesi adına “kök” salma yılı olarak ilan edilmesi gerekiyor. Belediye Başkanımız Rahmi Metin’de bu masada olmalı, bu iş çok güçlü ve ivedilikle masaya yatırılmalı. Yoksa tren bu sefer son kez kaçar! Bakınız 17 yıl sonra aynı başarıyı Metin Yıldız ve Rıza Çalımbay hocalarla yaptık, bir sezonda Trabzonspor’u içerde dışarda yendik ama ne oldu? Ertesi sene Rahmetli Kadir Çakır Başkanlığı döneminde açık ara ligden düştük, yetmedi beş yıl sonra tekrar çıktık ve düştük. Bir yıl sonra Onursal Başkan Hasan Kemal Yardımcı döneminde alnımızın akı ile tekrar çıktı, önceki yıl düştük, İbrahim başkan ile bu kez ter temiz tekrar çıktık, sonuç hep hüsran oldu. Bu takıma kalıcı gelir ve futbol aklı gelmeli, bunun çalışması ve bir an önce hayata geçmesi şart. Bir diğer şart alt yapı tesisleri idi. Onu da zamanında Onursal Başkan Yardımcı döneminde temelini attık ve şimdileri alt yapı harıl harıl çalışıyor, inşallah meyvesini alacağız ama kalıcı gelir ve futbol aklı olmazsa olmaz. Yoksa futbol bugün yenersin, yarın yenilirsin, her zaman İlhan Hoca’yı da bulamazsın!


Önceki Haber 
Sonraki Haber

Yorumlar

  1. 1 0
    {usertitle}

    Tolga

     26 Ocak 2024 14:44
         

    ts yi her iki macta da yendik ya artik küme düssekte üzülmem. Basta Ilhan hocayi ve bütün futbolcu kardeslerimi tebrik ediyorum basarilarinin devamini diliyorum. Yönetim 3 tane as futbolcu bu kadroya katarsa ilk bes hayal olmaz. Yönetim hadi is basina….

Yorum Yapın