HAYALDAN GERÇEĞE!..

 

HAYALDEN GERÇEĞE!

Çaykur Rizespor yeni sezona evinde Ankara temsilcisi Keçiörengücü’ne puan kaptırarak başladı.

Bu sonuç gayet normal. Kazanabilirdik de, tam tersi kaybedebilirdik de..

Geçen hafta her sezon başlangıcında olduğu gibi yeni sezon öncesi değerlendirme yazısında bulundum. Bizim takım için “ne iyi diyebilirim, ne de kötü diyebilirim” demiş ve ilave etmiştim. “ Bu takım orta şeker “ tadında diye ve en sonunda da ilk hedef ilk 7 yani devre arasına kadar play off potası içine kalırsak başarı diye..

Geçen haftaki Rizespor’un seyir defteri başlıklı yazımda ise son cümlem ; Bu takım için bu sezon özellikle hazırlık maçlarında alınan sonuçlar çok iyi hayaller kurdurur ama lig başladığında acı gerçekler ortaya çıkar... demiştim…

Evet, şimdi bir kez daha gerçekle “topyekün” karşı karşıya kaldık.

Başkan, yönetim, camia elbette sezon öncesi birlik, beraberlik adına güzel mesajlar ve hayaller kuracak, bu son derece normal. Normal olan bir diğer unsur ise bu ligin şakası olmadığı ve her takımın her takımı içerde dışarda yenebildiği bir  lig olması.

Burada ana unsur transfer döneminde çorba kazanının kepçesi. Bu kepçeyi kim kazanın içine salladı. Bu sorunun cevabı da belli. Bu takımı boşaltan, yerine istediği oyuncuları alan isim teknik direktör Bülent Korkmaz. Zaten kendisi defalarca deklere etti, transferler benim istediğim futbolcular, sağ olsun başkan ve yönetim ne istediyse aldı dedi.

Şimdi aşçı ile devam edelim. Maalesef ilk maçta özellikle hazırlık maçlarında bize sunduğu oyun gücünü, aşçı Bülent Korkmaz’dan göremedik. Özellikle maçın ilk yarısında Çaykur Rizespor çok ama çok dağınık bir görüntü verdi bize. Sadece bir iki zorlama kanat organizasyonu dışında elle tutulur bir yanımız yoktu. Orta saha üretim adına hiç bir şey yapmadı, bu oyuncu gurubu ile zaten olmaz. Bu bölgeye mutlak süratle bir orkestra şefi lazım. Hücum ise aylardır santrafor bekliyor, gerisini yazmaya gerek yok. Rakip takım Keçiörengücü ise bence 20 küsur yeni transfer adına hocası dersine iyi çalışmış. Kalecisi bile bir Hentbol kalecisi gibi ceza sahasını terk etme yani top onlarda iken bir kişi fazla hücum etme cüretkârlığını gösterdiler. Bizde de bir Allah’ın kulu bu durumu kenardan çözüp bir kişi ilerde erketeye bırakarak uzun top o oyuncuya atarak cezalandırma taktiği aklına gelmedi.

İlk devre berbat ötesi bir lig başlangıcını bize sunan temsilcimiz, ikinci devre biraz toparladı, sağlı sollu kanat bindirmeleri derken taç atışından gelen top ve Papa’nın son dokunuş ile 1 – 0 öne geçtiğimiz maçta o golden çok daha kolayını aynı oyuncu bozuk para gibi harcadığında aslında yolun sonu belli olmuştu. Keçiörengücü takımının attığı gole bir bakarmısınız? Şampiyonluğa oynayacak bir takım böyle bir gol yer mi? Allah aşkına iki stoperin bu lig için çok ama çok toy! Özellikle Antalya’dan kiralık olarak gelen Bahadır neden yıllar boyu o takımda yedek kulübesinde paslanarak beklemiş bize belli etti. Ayakları çok yavaş, hava hakimiyeti yeterli değil. Savaşçı mı ? o da yok. E ee ben ne edeyim böyle kiralık bir stoperi. Geçen hafta yazdım. Bu takıma bir baba stoper lazım diye.

Stoperlerden devam edeyim..

Küme düştük, Hikmet hoca ile devam kararı var, Başkanımız değişmişti. Onursal Başkan Hasan kemal Yardımcı başkan döneminde yer alan stoper ağımıza bakın;

Adanaspor takım  kaptanı Ramos, Beşiktaş’tan kiralık olarak gelen Milosevic, Ümit Kurt, Saddane, Robin Yalçın ve Koray Altınay..

Sağbekte Gökhan Gönül tezkere için gün sayan asker gibi. Lütfen Gökhan kardeşim, ayakların artık gitmiyor. Ya bırak, ya da geri hizmete ayrıl. 

Orta sahada üretim adına, dik futbol adına, pas adına maalesef çok kötüyüz. Bülent hoca bu lig mücadele ligi, savaş ligi diyerek neredeyse mecazi anlamda tüm kazmaları toplamış. Oysa ki bazı savaşlar akılla çözülür. Futbolda da buna kreatif kadife ayak derler. Yani bir kez daha mecburiyetten yazayım geçen haftaki yazdığım “Cernat lazım bu takıma , 10 numara lazım, hep savaşçı ile olmaz”. Demiştim. Gelir böyle kapalı kutu bir takım aklını başından alır. Senden çok daha iyi top yapar, dersine çalışır, istediklerini sahada yapar ve alır puanları gider. Bu sezon bunu çok göreceğiz. Hücum olarak net bir veya iki baba santrafor lazım bu takıma. Kadro kaliteli ve geniş olması lazım. Aksi takdirde bu ligde hiç anlamazsın korku tüneli içine girersin. Bu kadro şimdilik orta şeker tadında bildiğin bıçak sırtı. Müthiş hocanın eli değer oyun gücü artarsa yukarı çıkar play – off yapar. Tam tersi dünkü gibi sefilleri oynarsa kırılgan bir kadro ve şemsiye ters döner 4 takımın düştüğü bir ligde alt tarafta cebelleşir durursun.

8 Eylül’e kadar transfer dönemi var. Yüz milyon kez yazdık bu satırlardan. Yönetim içinde futbolu bilmek çok önemli. Her sezon hocaya çorba kepçesini teslim ettiğin an sana güle güle diye. Bu sezonda Olası kötü sonuçlar önce Bülent hocaya yazacak. Bülent hocanın mazereti belli, haftalardır diyor, geç kaldık, yok yönetim kongre geç oldu. Futbolda mazeret bitmez bunu da milyon kez yazdım. Önemli olan bir şehrin futbol aklı. O da önce yönetim içinden geçer. Olası Bülent hoca ayrılışı sonrası onun yerine gelecek olan yeni hoca “ben bunları almadım, onlar gitsin, şu isimler gelsin” diyecek ve yeniden sil baştan olacağız. 

İlk Maçın günahı olmaz,  destek olalım ama eksikleri de görelim...


Erkenden bir maçlık enseyi karartmayım diyeceğim ama az çok bu takımın ne yapacağı belli ve uyarı yazısını geçen hafta yazmıştık. Elbette destek olalım, başka takımımız yok ama lütfen bu camianın sesine kulak verin. Dünkü en iyi olay karşı maraton tribünde hiç susmadan takıma destek veren taraftar gurupları oldu. Hepsine helal olsun. Başkanı ziyaret eden, yürüyüşe katılıp poz veren ama maça gelmeyenlere de selam olsun.

Tekrar son cümle olarak yazayım. Sezonun ilk maçı bu uyarı yazısı olsun, transfer dönemi kapanmadan bize 3  - 4 mevki için ( Santrafor, Stoper, 8 ve 10 numara ) baba oyuncu lazım. Bu saatten sonra bu oyuncular bulunup alınırsa şehir havaya girmiş, o hava ile play – off yaparız. Tam tersi bu kadro bunu okur, başka da okumuz. Bir ileri iki geri yaparız ve sezon öncesi kurulan hayalden gerçeğe yavaş yavaş geçiş yaparız.

Hadi başkan top sende, ilk işin yapılacak olan baba transferleri bu saatten sonra Bülent hoca değil, sen ve senin güvendiğin futbol aklı komitesi yapsın…


Önceki Haber 
Sonraki Haber

Yorumlar

  1. 1 0
    {usertitle}

    saldıray

     15 Ağustos 2022 13:25
         

    taraftarın dermanı oldun selim teşekkürler.haftalardır anlatmak işstediğimiz buydu zaten bu ligde başarılı olacaksan takımında kaliteli 3,5 oyuncu bulunacak yanına savaşanları ve gençleri ekledinmi işi götürürsün 1 sınıf bir santrafor alacaksın başka yolu yok mame diouf.yatabare dicko falan bu taraz son haftalarda basında yer alan kocaelisporun eski santraforuda onun yedeği olarak alacan yanına denizde olacak santrafor hallelur  kanatlarda bolasie var bu sene iyi çalışmış fit durumda orada miya yıda yeri geldimi değerlendirirsin sağda sefa olacağına bence efe olsun emircan var mendes var ortada koray asla ve asla olmaz oyunu 2 yönlü oynayacak oyuncun yok grohovac altı aonayıp ya iyi bir sekiz bulacan yada alperi ikna edip oynatacan 10 numarayı mendes ve miya halleder ama sağ bek kesinlikle artık gökhan olmaz kerem koray birini oynat gökhanıda yanında sana yardımcı rtut hocam solbek ercan dedik ve stoper işte emirhanın yanında adam yok bahadır olmaz eğer elindekilerle devam edeyim diyorsan selim olsun kalitesi tecrübesi daha iyi kalede prıblem yok bütün anlattıklarımızdan çıkan 2 santrafor bir 8 numara ve 1 stoper mutlaka kaliteli adamlar alınmalı yoksa böyle devam

Yorum Yapın