Rize'deki "usulsüz dinleme" davası

Rize'deki "usulsüz dinleme" davası
- "Usulsüz dinleme"ye ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında 16 sanığın yargılandığı davaya devam edildi
- Müştekiler dönemin MHP İl Başkanı Zeki Mayi, BBP İl Başkanı Nusret Kaya ve AK Parti İl Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Bıcakçı şikayetçi oldu

 

Rize'de "usulsüz dinleme"ye ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında 16 sanığın yargılandığı davaya devam edildi.

Rize Ağır Ceza Mahkemesi'nde Ağır Ceza Reisi Bayram Kantık başkanlığındaki ikinci duruşmaya, tamamı tutuksuz 16 sanıktan 4'ü katıldı. Duruşmada, müştekiler dönemin MHP Rize İl Başkanı Zeki Mayi, dönemin BBP İl Başkanı Nusret Kaya ve dönemin AK Parti Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Baltacı da hazır bulundu.

Duruşma, kimlik tespitinin ardından müştekilerin ifadelerinin alınmasıyla başladı.

Müşteki Hüseyin Baltacı, dinlendiği dönemde hiçbir olaya karışmadığını ve başından olağanüstü bir olay geçmediğini belirtti.

Yanlış isim beyanı ile kendi telefon hattının dinlendiğini ifade eden Baltacı, "Abdulkadir Akbulut ismi ile telefon hattım dinlenmiş. Şahsı tanımam ve bu isimde biri şirketimde çalışmadı. Şahsın benimle bir ilgisi yoktur" dedi.

Baltacı, bu zamana kadar herhangi bir olaya karışmadığını ve siyasi parti yöneticisi olduğu için dinlenmiş olabileceğini kaydederek, "Siyasi kimliğim nedeniyle üst düzey siyasetçilerle görüşürdüm. Bugün de görüşmelerim devam ediyor" ifadesini kullandı.

 

- Kemal Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunduğu dönemde dinlenmiş

Dönemin BBP İl Başkanı Nusret Kaya, Muhsin Yazıcıoğlu ile İzmir'de tanıştıktan sonra siyasete atıldığını, 2004 yılında Rize'de Alperen Ocakları'nda görev aldığını, 2007 yılında ise BBP Rize İl Başkanlığı görevine getirildiğini söyledi.

Kaya, 2013 yılında münfesih olarak il başkanlığı görevini yürütürken CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret etmesi nedeniyle suç duyurusunda bulunduğunu belirterek, "BBP'ye bağlı beş ilçe başkanımız ile şahsi olarak Kemal Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunduk. Dinlendiğimiz dönem bu döneme denk geliyor. Bu olay nedeniyle dönemin BBP Genel Başkanı ile de sorunlar yaşadık ve bunun üzerine görevimizden istifa etmiştik" dedi.

Kaya, olaydan büyük üzüntü duyduğunu ve şikayetçi olduğunu sözlerine ekledi.

Zeki Mayi ise aşırı sağcı faaliyetler nedeniyle dinlenmesinden büyük rahatsızlık duyduğunu ifade ederek, "Türk milliyetçisiyim, ülkücüyüm. MHP'de görev yaptım ve hiçbir yasa dışı olaya katılmadım. Siyasi hiçbir olaydan yargılanmadım. Yasalar çerçevesinde vatandaşların bizden isteklerini yerine getirmeye çalıştım" diye konuştu.

İş adamı Sedat Peker ile arkadaş olduğunu ve dinleme olayının gerçekleştiği dönemde Peker'in cezaevinde bulunduğunu kaydeden Mayi, şunları söyledi:

"Bu nedenle bu dönemde görüşme yapma imkanım da yoktu. Bir suç örgütü oluşturmaya çalışmışlar. Aşırı sağcı, ulusalcı diye bir örgüt oluşturmaya çalışmışlar. Bunların zaten ikisinin yan yana gelme şansı bile yok. Olsa bile benim bu örgütle bir bağım yok. Sedat Peker ile arkadaşlığımız var ve hiçbir çıkar ilişkisine dayanmaz. Bize suç isnat edenlerden ve usulsüz dinleyenlerden şikayetçiyim."

Duruşmaya katılan sanıklar, dönemin Rize İstihbarat Şube Müdürü Mehmet Şevki Meşe, Alper Gülabioğlu, Bilal Emre ve Ali Burnaz ise suçlamaları reddederek, kanunlar çerçevesinde mahkemelerden çıkarılan yasal izinler kapsamında önleyici dinleme yaptıklarını söyledi.

Mahkeme heyeti, avukatların savunmasının ardından eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

 

- "Burada bir komplo var"

Mahkeme çıkışında gazetecilere açıklama yapan Zeki Mayi, paralel yapının emniyet içerisindeki kendi yapısının ortaya koyduğu bir dosya olduğunu söyledi.

Bazı olaylarla kendilerinin ilişkilendirilmek istendiğini belirten Mayi, "Aşırı sağ, ulusalcı bir örgüt kurmaktan adımıza dosya hazırlanmış. Müşteki olarak böyle bir şey olmadığını ve meşru siyasi partiler çerçevesinde memleketimize hizmet ettiğimizi, iddiaların asılsız ve düzmece olduğunu mahkemede beyan ettik ve şikayetçi olduk" dedi.

Nusret Kaya ise isnat edilen suçun üzüntüsünü yaşadığını vurgulayarak, "Bizi devlete karşı gelmekle, devleti bölmekle alakalı dinledikleri için yüreğimiz cız etti. Yoksa devlet insanını dinleyebilir. Burada bir komplo var. Rize'de ses getirecek kişileri seçmişler. Bu kişilerin üzerinden bir kaos ortamı yaratmak istediler. Hamdolsun devletimiz güçlü bir devlet. Bu komployu gördü ve bozdu. Biz de müdahil olacağız. İnşallah böyle komplolar bir daha olmaz" ifadelerini kullandı.

Hüseyin Baltacı ise dinleme olayının çok düşündürücü olduğunu ve neden yapıldığının bir an önce ortaya çıkmasını istediklerini kaydetti.


Önceki Haber 
Sonraki Haber

Yorumlar

Yorum Yapın