ÇAYKUR RİZESPOR DÜŞERKEN...
Rize'li hemşerilerimiz açısından üzücü bir gün oldu. Son maçtı. Rize yeniden ümitlenmişti. Son maçta kazanmaliydı kazandı da ancak ÇAYKUR Rizespor un galibiyetine müteakip, iradesi dışında yapılan başka bir maçın yan etkisiyle lige tutunacaktı ancak olmadı. Takımın Küme düşmesinde elbette herkes kendi payına düşen sorumluluğu kabul etmelidir. Başkan, Teknik heyet, taraftar vs. Bu husus başka bir yazının konusu olsun. Taraftarın tepkisinde de haklı gerekçeler var. Bugün sosyal medyada paylaşılan 1980 yılına ait bir fikstürü inceledim. O yıl Trabzon ligi şampiyon olarak tamamlamış ve en az gol yiyen takım olmakla birlikte aynen bu gün ki Bursaspor' un konumunda olan Adana Demirspor'a son maçı kaybederek o zaman da Rizespor'un ligden düşmesine sebep olmuş. Bu maçta tarih yeniden tekerrür etti. Demek ki; Trabzonspor eline fırsat geçince komşusuna bunu hep yapıyor.
Yukarıdaki olayda olduğu gibi eğer ortada bir muvazaa yoksa elbette Trabzonspor sorumlu tutulamaz ancak geçmişte yaşanmışlıklar var. Son maçında hiçbir iddiası yokken ve galip durumdayken kaybetmesi bu şaibelere birlikte değerlendirildiğinde, Bursaspor'un amacına hizmet edecek bir sonuç doğurmuştur. Çaykur-Rizespor un lige tutunması komşu takımın normal şartlar altında bir oyun oynaması halinde mümkündü. Bu itibarla komşuluk hasebiyle, hırs çalışkanlık istekli-lik bakımından gereken mücadeleyi vermemekle esaslı ölçüde sorgulanabilir ve eleştirilebilir. Kaldı ki komşusuna faydası olmayan bir takımın kendisine de hayrı olmaz.
Ülkemizde muvazaalı maçların adlı kovuşturma geleneğinde çok başarılı olduğumuzda söylenemez.
İstanbul takımlarından üç büyükler olarak söz ediyoruz. O havzada oynanan futbolun dolaylı olarak bölge futboluna, takımlarına, bölge insanının mutluluğuna, refahına dışsal pozitif etkileri - faydaları ve avantajları-- vardır.
Karadeniz takımları da bölgenin futbol havzasının dışsal pozitif etkisiyle bölgenin sosyal ekonomik kültürel sportif mutluluk ve moral değerlerine, motivasyonel gelişimine katkısı küçümsenemez dolayısıyla Doğu Karadeniz bölgesi olarak bu bakış açısının bölge insanına sağlayacağı yarar önemlidir. Bu bakış açısı ne zaman anlaşılırsa bölge takımlarından her hangi biri, bölge dışından her hangi bir takımla muvazaa konusu olabilecek angajmanlardan sakınacak, komşu takımın zararına netice verecek gizli hesaplara girmeyecektir.
Gelecekte bu hususu halkımıza, özellikle gençlerimize benimsetmeliyiz. Bölgenin tamamının yararına olacak bir sinerji - birlikten kuvvet doğar prensibinin- ortaya konması ve kavramsal olarak bir fikri altyapının oluşturulmasına katkı sağlamalıyız.
Selam ve sevgiler.
Ali Emir KARAALİ
SAMSUN
Yorum Yapın