İnnahtari Pentedur

Bazen önemli kişiler, bir derece altından olanlar, avamdan bazıları bazen ahkâm keserler.
Olmayacağını bilerek veya bilmeden atıp tutarlar. Düşündükleri faydanın aksine hem kendilerine, hem halkımıza onulmaz yaralar açarlar.
Çay konusu, hesapsız açıklamalar yapılmayacak kadar büyük, çok önemli bir meselemizdir. Bilgisizlik kaldırmaz. Rastgele açıklamalar yarar değil, kesin olarak zarar verir.
Avamdan kabul ettiğim birileri “Çay Kanunu Rize’nin geleceğidir” demiş. Haberin tamamını okumadım. Çünkü hiçbir temel bilgiye dayanmayan, hiçbir araştırma yapmadığı anlaşılan söze bakmam bile. Fakat kamuoyuna deklere edilen “çay” konusu olunca bir şeyler yazma ihtiyacını duydum.
Keza “çayın kanunu yok” dediklerinde itirazlarımı dile getirmiş, Aksine “çayın kanunu var” demiştim.
Önemli kuruluşlarımızın, sivil toplum temsilcilerimizin yıllardır dile pelesenk olmuş önerileri, çay konusu üzerine fikir beyan edişlerini dikkatle takip etmiş ve sonuçta “asla böyle bir kanun meclisten çıkmaz” demiştim. Kanun “racon kesmez” demişim. Onlarca yazımda var bu itirazlarım.
Peki, bunca uğraştan sonra, açıklamalardan sonra, yıllardır bir adım ileri gidebildik mi?
Bir noktada durup “neden “çay kanunu” çıkmadı, “meclisten geçmedi” diye etraflıca düşündük mü?
Düşünmezler. Bir siyasiye, siyasi otoriteye zarar veririm düşüncesi salmaya, atıp tutmaya müsait bir alan. 200.000 binden fazla üreticinin, Rize’de yaşayanların, Artvin’de, Trabzon’da, Giresun’da yaşayan milyonların ekmeği ile oynandığını hiç ama hiç düşünmeden “Çay Kanunu” hakkında ileri geri açıklama yapabiliyorlar.
Basınımızın bu haberlere balıklama atlaması, hemen hemen her konuda olduğu gibi çay konusunda da bir hazırlığının, politikasının olmadığını esefle müşahede etmekteyim.
Neden “Çay Kanunu” çıkmaz?
Yukarıda iki maddesini yazdım, tekrar etmeyelim. Üçüncü ve çok önemli madde ülkede meri ticaret yasalarına, serbest piyasa ekonomisi kanuni kurallarına tümden karşı bir çay kanunu çıkarılamaz. İlgili bakanlıkların bu kurallara uymayan bir “Çay Kanununa” evet demeleri mümkün değildir.
Hele hele “çay alım ve işleme” işlerinde aklına göre bir görev tanımı yapıp, kendilerine makam ayarlayanların düzenlediği çay kanunu asla ve asla meclisten geçmez, böyle bir kanun çıkartılamaz, olmaz.
Durum böyle olunca bütün girişimler boş bir hayalden ibarettir.
Bugün var olan çay kanunlarının tümden dejenere edilerek bir kenara bırakıldığı uygulamaların çayımızın geleceğini yok ettiğini boşa efor sarf edenlerin görmesi mümkün değildir.
Çayımız, üreticilerimize göre altın devrini yaşamaktadır. İsteyen istediği gibi tarladan ürünü satıp, parasını da bir şekilde alabilmektedir.
Bu durum sürdürülebilir olmamasına rağmen maalesef devam etmektedir.
Alanın satanın razı olduğu bir yerde üreticiyi ortadan kaldıracak, ülkenin serbest piyasa kurallarını altüst edecek bir kanunu beklemek hayal ötesi bir durumdur.
Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğünün sıkıntıları vardır. Özel sektörün sıkıntıları vardır. Detaylarına girmeyeceğim. Çünkü her rast gele açıklama çaycılığımıza, üreticilerimize, bölgemiz ekonomisine kesin kez zarar verir.
İnnahtarı pendedur demek kolay, yeni kapılar, yeni kilitler gerektirir. Onun için de araştırmak, soruşturmak lazımdır.
Baki selam ve dua ile…
11.12.2025
Yorum Yapın