Favori Takım Olmak!

Favori Takım Olmak!

 

 

Bu takımda hiç kimse hocaya göre, Başkana göre, rakibe göre, havaya göre, skora göre kısaca keyfine göre oynama hakkı, şansı ve lüksü yoktur.

Nedeni basit… Top yuvarlaktır, fırıldak değildir!..

Türkiye’de özellikle TFF 1.ligde bir kulübün başına gelecek en kötü şey ligin favorisi olmaktır. Bunun geçmişte birçok örneği var.

Bu ligde sadece sezon başı üç favori takım süper lige çıktı. Bunlar Başakşehir, Kayserispor ve son olarak Sivasspor. Geçen sezon Sivas takımı geri dönerken bile, devre arası takviyesi ve üç hoca değişikliği yaparak zor bela geri döndüğünü unutmayım. Dolayısıyla sezon öncesi birçok favori takım sezon bittiğinde gümlemiştir.

Gelelim Çaykur Rizespor’a…

Lige sağlam bir giriş yaparak girdik ama son dört hafta foyalar dökülmeye başladı. Bizde sorun çatıda ki antende değil. Anten değişti ama asıl sorun kablolarda. Kablolar doymuş, daha doğrusu işlevini kaybetmiş. Bu kadro bu ligde favori olabilir ama mücadele etmeden asla bir yere gelemez.

Bireysel olarak yazmak istemem ama defalarca uyarı niteliğinde kaleme aldım.

Bir takım şampiyon olacaksa önce gol yemeyeceksin. Sen her maçta bireysel hatadan kalene gol görüyorsun. Samsunspor maçında da kaleci Cihan fahiş bir hata yaptı iki puan uçtu.

Bir takım şampiyon olacaksa orta sahada yaratıcı futbolcu sayısının ayağına bakar. Sende, o bölgede Petrucci, Robin, Saadane ve hatta 10 numaran Recep Niyaz bile düz oyuncular. Olmaz!..

Bir takım şampiyon olacaksa 1 – 0’ı oynamasını bilecek. Sende bu yok, her maçta kalende gol görüyorsun.

Bir takım şampiyon olacaksa direk oyun oynamalı. Bu kadar yan pas, geriye pas ile bir yerlere varılmaz.

Bunları çoğaltabiliriz asıl sorun bizde doymuşluk. Kadro doymuş ve maalesef bu kadro bundan başkasını oynayamaz, daha doğrusu bu ligin karaktersizlik özelliği olan mücadele yani bire bir temas futbolunu yapamaz.

Ben, ilk maçında İbrahim hocadan beklerdim ki neşteri vursun. Yapmadı. İç sahada rakip düz bir takım, yaratıcı bir oyuncusu yok. Denenmiş Robin, Petrucci ve Recep yerine sür sahaya Lıncoln, adaşın İbo ve ayağı en temiz Özgür Çek’i fişi çeksinler. Yetmedi sür sahaya Rizeli Ozan’ı rakibin savunmasını çarşaf gibi yıpratsın koşsun, mücadele etsin. Hikmet hocanın kadrosunu yeniden sahaya sürmek bir şeyler beklemek hayalcilikten öteye gitmez, çünkü bunlar denendi ve olmadı.

Sonuca gelemeden önce Samsunspor maçında yüreği ile her şeyini ortaya koyan Orhan Ovacıklı kardeşimi tebrik ediyorum. Gol attığı için değil, ortaya koyduğu mücadeleden dolayı, gözlerimizin pasını sildi, helal olsun.

Neticede Çaykur Rizespor ilk devreyi bu oyuncu topluluğu altında bitirecek. İbrahim hoca ilerleyen haftalarda kadro üzerinde iyi bir harmanlama yapacaktır. Burada asıl iş ilk devrenin sonuna 25 – 30 puan bandı altında gövdeyi atmaktan geçiyor. Devre arası yönetim ve teknik ekip kadro mühendisliğini yeniden masaya yatırarak gerekli takviyelere şimdiden hazırlık yapsın, benden söylemesi. Bu kadro doymuş ve okumaz! Birde şu hakemlere malum sebepten dolayı toz kondurmaya devam etmeyin. Unutmayın ki Rize’nin eti her zaman lezzetli olur, bunlar yemeye doymaz! Kulaklar çekilsin..


Önceki Haber 
Sonraki Haber

Yorumlar

  1. 1 0
    {usertitle}

    dursun balcı

     18 Ekim 2017 14:58
         

    helal olsun selim bey. Bir tek sen doğruları futbol aklıyla kaleme alıyorsun. Bu yazının altına imzamı atarım. Eksikler belli, bu takım senin dediğin gibi bundan başkasını oynayamaz. saygılarımlar, daha çok yazın yazın ki diğerleri ne bir şey yazıyor nede konuşuyor, hepsi boş ve mikser!

Yorum Yapın