KAREKTER VE ŞAHSİYET
Süper ligde bir maç daha geride kaldı. Son üç maç sıfır puan. Toplamda beş mağlubiyet ki bu gidişat hiç ama hiç iyi değil.
Aylar önce Mehmet Özdilek, takımda fizik kondisyon iyi değil dediği günlerde ben bu satırlardan ; fizik kondisyon işi kolay, 1-2 haftada toparlarsın, önemli olan kimya demiştim. Aslında o gün ben işin bu noktaya geleceğini dile getirmiştim bir anlamda. Bir futbol takımından ne beklersiniz? Mücadele, hırs, arzu, coşku… Bunların içine 3-4 kalite ayak dahil oldu mu, gerisi kolaylıkla gelir.
Şimdi bu noktada kaliteden başlayalım. Ne dedik sezon başı. Bu takımda kalite var, kimler ?... En başta Lua, Kwekue, Ali Adnan, Ümit , Holosko ve Giray..
Bunlar seni bir yere taşır demiştik. Gelinen noktada bırakın Türkiye liglerini buna bölgesel amatör ligde dahil, Dünyanın hiçbir liginde takımın 10 numarası yani sana maç kazanacak bir kalite, yetenek sezonun hemen başında transferin bittiği dönemde kadro dışı bırakılmaz. Mehmet hoca’nın manevi babası İngiliz Gordon Milne’dir.. Hoca, yıllarca Beşiktaş’ta böyle bir şey yaptı mı? Ben diyeyim, yapmadı.. Şifo, Feyyaz, Ali, Rıza ve diğerleri.. Hiçbir zaman onları o dönem yemedi. İngiliz, bindiği dalı kesmedi ve başarı geldi. Mehmet hoca’ya yakın tarihten bu kez örnek vereyim.
Geçen sene Tolunay Kafkas’lı Karabük Lua’yı ne zaman kadro dışı bıraktı? İlk devrenin son haftalarına doğru. Yani küpünü doldurmuş, 19 puanı çoktan bulmuştu. Biz ise ilk beş hafta dolmadan en yetenekli, sana maç kazandıracak bir oyuncuyu kadro dışı bırakıyoruz. Var mı onun yerinde sana maç kazandıracak başka bir oyuncu yok? Tamam devre arasına doğru Tolunay hocanın yaptığı gibi kesersin, ama sezon başı olmaz . Olursa böyle her hafta sancı çekersin..
Bitmedi, yine defalarca yazdım.. Bıraktın mı Lua’yı dışarı, öteki siyahi oyuncular oynamaz dedim. Ne oldu? En son Kwekue gemileri yaktı.. Oynamaz abi, onların hepsi kanki, bir birlerine çok bağlı, oynamaz…
Olan ne mi oldu? Tabiki bize oldu. Rizespor camiasına oldu. Ben bunları aylar önce gördüm, dile getirdim. Bunları yazarken de “Köyün delisi ben oldum” hesabı kötü kişi oldum. Gelinen noktada Hoca inat etti, yönetim zaten İlhan Cavcav sitilinin tam tersi! İstikrardan yana, geldik mi geçen sene Rıza Çalımbay’ın o 16 resmi maç kazanamama sendromuna.. Bu böyle gider, ilk devrenin sonuna kadar aynı Çalımbay döneminde olduğu gibi “ezik” top oynamaya devam ederiz. Sorun hoca, topçunun altına dinamiti koyması. O topçuya onu hissettirdin mi , sen ondan sahada bir şey bekleme. Topçu cin gibidir, bizdekiler bankaya giderken inanın daha tempolu gidiyorlar, ama maçlara sefilleri ortaya koyuyorlar. İştah yok, kaçak güreşin bir çoğu kitabı yeniden yazıyorlar. Bağlar kopmuş. Hangi bağ? Hoca ile o topçular arasında ki bağ. Düzelir mi zor. Çıkış yolu yönetimden geçer. Yönetim kriz masası kurması gerekiyor. Rize’de 7/24 mesaiye kalması şart. Başta Metin Başkan ve Koray bey derhal bu işe soyunması lazım. Bu ligde kimse kimsenin gözünün yaşına bakmaz. Sonra da iş işten geçtikten sonra eyvah para etmez.
Yönetim kanadından devam edeyim. Tam bir bıçak sırtı. Sezon başı hoca arayışları olduğu zaman Mehmet hoca’ya bir şans verilmesi lazım demiştim. Devamında ise ; Gelecek hoca’nın garantisi var mı ?, Aylardır transferlerini tamamlamış, takımı tanıyan ve sevilen Rize’nin öz çocuğunu Türk futboluna sunacaktınız, olmadı. Sağlık olsun diyelim ve devam edeyim. Yönetim gerçekten zor durumda. Şimdi son 1-2 aydan beri Sedat hoca Danimarka, Hollanda ve Almanya’da bir çok oyuncular baktı ve devre arası transferlerini tamamlama noktasına geldi. Burada Şifo ve ekibinin ayrılması o transferlerin iptali anlamına geliyor. Tersi durumda her hafta kan kaybediyoruz ve sahada yer alan bir çok kaliteli! Oyuncular şahsiyetlerini ve karakterlerini ortaya koymuyorlar.
İşte bu iki çıkmaz sokakta Kalkavan ve ekibi çok kritik bir karar alması gerekiyor. Ya devam, ya tamam.
Şifo ve ekibi için devam kararını yüksek sesle duyurmaları takım içinde çıban başlarını derhal kadro dışı bırakmaları şart. Kim olursa olsun, bizi haftalardır sahada “satan” o şeref yoksunları paraya tapanlar hemen kapı önüne koyulmalı. Son beş maç kaybedilse bile bu radikal karar derhal alınmalı.
Mehmet hocaya destek kararı ve devre arası yapılacak A kalite transferler bize ligin ikinci devresinde geçen sene Erciyes’in yaptığı çıkışı yaptırır. Balıkesir düştü dersek, sen bir üstünü aşağıya alacaksın, alırsın da..
B şıkkı ise.. Hocanın istifası. Bu durum karşısında senin çıtan Mustafa Denizli veya onun ayarında bir hocayı göreve getirmek. Diğer şık ise “Pompacı” bir hoca ki Hikmet Karaman veya Yılmaz Vural.
Karar yönetimin. Bu durumu yerine koymak zor ama imkansız değil.
Maça dönecek olursam, bizim adımıza yine bildik görüntüler sahada vardı. Bir çok futbolcuda zeka yoksunluğu tavan yapmaya devam ederken, teslimiyetçi zihniyet, mücadele gücü düşük, bireysel hataların baş rol oynadığı bir karşılaşma daha geride kaldı. Bu şartlar altında o şöyle oynadı, bu iyiydi, öteki kötüydü demenin bir anlamı yok.
Yorum Yapın