Lafferty Sifonu Çekti!..

Lafferty Sifonu Çekti!

 

 

İçimde ukte kalmadan yazıma Holosko ile başlayayım.

Hikmet hoca’nın aylardır şans vermediği Holosko, son iki hafta banko oyuncusu oldu.

Bu adamın bu kafayla sahada kalması, 6 kere boşanan Seda Sayan’ın evlilik programı yapması kadar saçma!..

Transferi sonrası Holosko’dan biz çok bal bekledik. Bırakın balı, Sloavak oyuncu kovanda ki balı da yedi, bitirdi.. hey gidi Rizespor hey…

Son beş hafta ligde kredisini aldığı sonuçlarla tüketen Ç.Rizespor, ligi angarya gibi düşünen ve son Beşiktaş maçında varını yoğunu ortaya koyarak enerjisini bitiren Gaziantepspor’a karşı ilk devre müthiş oynadı. İlk 45’de rakibini “kirli çamaşır” gibi oradan, oraya atan Yeşil-mavili ekip, aslında "fişi erken çekip", ikinci devre “ense” keyfi yapabilirdi, olmadı...

Hikmet hoca’nın on liberoda Koray tercihi, gurbetçi oyuncunun özellikle ilk devre müthiş bir istek bir o kadar da akıllı oyunu ile bütünleştiğinde bizim adımıza en önemli artı olarak karşımıza çıktı. Bu arada sağ bek Orhan’a da özel bir parantez açalım, Rizeli oyuncu yüreği ile oynadı, ilk golde aklıyla net bir penaltı atışı takıma kazandırdı, tebrikler.

Penaltı golü dışında iki net gol pozisyonunu "Batum gecelerinde hovardalık yapanlar" gibi cömertçe harcayan yeşil-mavili ekip böylece, bir kez daha sular akarken kapını tika basa doldurmadan soyunma odasının yolunu tuttu.

Ev sahibi takımda Okan hoca ikinci devrenin başında yaptığı oyuncu değişikliği kırmızı-siyahlı takıma can verirken, bizim takım tam tersi yeniden yoğun bakıma girdi. Muhammet Demir gerçekten kaliteli bir kumaş. Müthiş bir yetenek, devrenin hemen başında Avrupai vurdu, o topa Muslera bile bir şey yapamazdı, bizim kaleci Serkan’da yapamadı. Yenilen bu gol Rizespor adına bu sezon çokça görüp, yaşadığımız olayı yaşattı bize. Takım birden çöktü kaldı. Ev sahibi Antep, ikinciyi ha atacak, ha attı derken kaleci Serkan takımını ayağa tuttu. Orta sahalar iki takım için artık kayboldu diyebileceğiz dakikalarda ev sahibi Gaziantepspor kaçırdı, bizim takım ise oyun disiplininden uzaklaşırken, moral motivasyon dip yaptı. O dakikalar içinde sol bek Eren sağ açık oynamaya başladı, onun yerini santrafor Kwekeu doldurmaya kalktı, bilmem anlatabildim mi, ne duruma düştüğümüzü..

Hikmet hoca o dakikaya kadar değil, sezon başından beri dökülen Holosko’yu yanına, Lafferty’i ise sahaya sürdüğünde roller bu kez değişti. K.İrlandalı Milli golcü oyuna girdi, her topu istedi, uzaktan yokladı, kanatlara geldi, delicilik görevi yaptı, yetmedi defansına koştu, tehlikeyi savuşturdu derken, kazanılan serbest atışta önce topun başında Obri ile fısıldaştı, daha sonra tam sürat altı pasın içine koştu, Eren’in soldan “kim dokunursa” gol olur kavisli kesmesine o dokundu ve sifonu çekti.

Hayati bir gol attı Lafferty. Ne demek istediğimi puan tablosuna bakın, daha iyi anlayacaksınız. Haftalardır kötü kokular altında kalmıştık. Ölüp, ölüp dirildiğimiz, alt tarafta yer alan takımların aldığı sonuçlarla gecenin her anı kâbus görüp, uyandığımız bir sezonda o pis kokuları İrlandalı temizledi. Kylı Lafferty, o pozisyonu yaratmasa, o dokunuşu orada yapıp, o sifonu çekmese, haftalardır yayılan o pis koku son üç haftaya girildiğinde dayanılmaz bir hale alacaktı. Bravo Lafferrty sifonu çekmek sana nasip oldu, eline ayağına sağlık, iyi ki devre arası seni yönetim istemiş, almış, daha önce yazdıklarımı geri alıyorum, girdin oyuna gerçek bir İrlandalı gibi savaştın, yüreğini ve kaliteni dosta düşmana gösterdin.

Son 270 dakikaya girildi. Arada beş puan fark var. Sifon çekildi ama son bir hamle daha gerekiyor. O da "taharet musluğunu" açmak. Tam temizlik yapmak. Üç maçtan ilki olan Akhisar Belediye karşılaşmasında bu sezonun komple temizliği yapılacak, ya sonra?...

İşte işin püf noktası burada…

Yeni sezonda yönetim, duvara her zaman ki gibi bir yazı yazacaktır..

“ Zırt, pırt sifonu çekerek, fazla su israfı yapmayın. Bakın orada küçük, büyük düğmesi var. Böyle harcama yaparsak, gelecek yıllarda rezervuarları dolduracak su bile bulamayız!" …

Yönetim haklı.. Ayak, yorgan meselesi, mali kriterlerden asla taviz vermem diyor..

Ya Taraftar, ya camia…

Her sene böyle korku yaşamaya, her hafta kötü kokular altında nefes almaya daha ne kadar devam edecekler? Hadi bu sezonu da atlattık diyelim..

Yapın bir güzellik, her taraftan dereler “gürül gürül” akıyor size. Korkmayın susuz kalırız diye. Mevla Rize’ye; siyasetten ’den Dünya lideri de verdi, iş dünyasından da başta sizin gibi üst düzey insanlar verdi, sanat dünyasından yumuşağını da verdi, adam gibi adamını da verdi, bunların yanında omuzu düşük, yüreği büyük insanlarda verdi. Taş gibi bir takım yaratın, bakın o zaman o taraftar nasıl hınca hınç dolduruyor stadı. Birde bunu deneyin. Hem sizde rahatlayacaksınız, o koltuklara stres çekerek değil, gururla , keyifle yaslanacaksın..